#yalnızlık

Biri seninle konuşur, bir şaka yapar, alay eder, senin de bir an için gönlün açılır. Birine dokunursun, kimsesizliğini canlı sıcak bir şeye yapıştırırsın. Karşındaki yürüyüp gider, senin yükünü hissetmez, seni sırtında taşıdığını senin bir parazit gibi o an onun yaşamına yapıştığını farketmez.

Babamın ölümünden sonra annemin kendini kolayca toparlaması, içimi ona karşı gizli bir kırgınlıkla doldurmuştu. Annemin babamı hiç sevmemiş olduğunu düşündüm, babam hiçbir kadının yüreğine yerleşemediği için hiçbir gerçeğin içine girememişti, bu nedenle de sonsuza dek yaşamın kenarında kalmaya, yarı gerçek bölgelerde, varolmanın kıyılarında dolaşmaya mahkum olmuştu.

Vardım ki yurdundan ayak götürmüş Yavru gitmiş ıssız kalmış otağı Camlar şikest olmuş meyler dökülmüş Sakiler meclisten çekmiş ayağı Hangi bağda bulsam ben o marali Hangi yerde görsem çeşm-i gazali Avcılardan kaçmış ceylan misali Geçmiş dağdan dağa yoktur durağı Laleyi sünbülü gülü har olmuş Zevk u şevk ehlini ah ü zar almış Süleyman tahtını sanki mar almış Gama tebdil olmuş ülfetin çağı Zihni dehr elinden her dem gam ağlar Vardım ki bağ, ağlar bağban ağlar Sümbüller perişan güller kan ağlar Şeyda bülbül terk edeli bu bağı

Liste
Yükleniyor…