#gerçeklik

Düzyazı her yere girip çıkabilecek kadar alçak gönüllüdür, onun için hiçbir yer girilmeyecek kadar aşağılık, pis ya da sefil olamaz. Hem çok sabırlı hem de çok mülkiyetçidir. Uzun, yapışkan diliyle gerçeğin bütün küçük ayrıntılarını yalayıp yutar, sonra da bu ayrıntıları çok derin labirentlerde biriktirir; arkasında yalnızca mırıltıların, fısıltıların duyulabileceği kapıları sessizce dinler durur.

Acı duymak gülmekten iyidir, zira acı insanın yüreğini arıtır. İnsanları diri diri gömercesine kilitleyip çevrelerinde duvarlar örenin ne olduğu bilinmez ama yine de bir takım duvarların, tel örgülerin, demir parmaklıkların varlığı hissedilir. Bütün bunlar bir kuruntu, bir hayal midir? Sanmıyorum.

Liste
Yükleniyor…