Hayat bir kuruluşun değil, bir yıkılışın ifadesidir. Neden doğuyoruz? Ölmek için neden kuruyoruz? Yıkmak için.
- Henüz kategori yok.
-
Lando Norris Sao Paulo Sprint'i Domine Etti, Piastri'n…08.11.2025
-
West Ham United, Burnley Karşısında Kritik Maça Çıkıyo…08.11.2025
-
Türk Telekom - Karşıyaka Maçı Öncesi: Yükselişteki Baş…08.11.2025
-
Bundesliga: Union Berlin, Zirvedeki Bayern Münih'in Ye…08.11.2025
-
Amedspor Taraftarından Hatayspor'a Sıcak Karşılama, Gö…08.11.2025
-
LaLiga'da Kritik Randevu: Sevilla ve Osasuna Düşüşü Du…08.11.2025
-
Hull City Zirve Takibinde: Art arda Gelen Galibiyetler…08.11.2025
-
Rochester Adams, Stoney Creek'i Yenerek Bölge Şampiyon…08.11.2025
-
Kompany'nin Rekor Peşindeki Bayern Münih'i Union Berli…08.11.2025
-
Ankara'da Elektrik Kesintileri: Başkent EDAŞ'tan Şebek…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Bizler öleceğiz ve bu yüzden şanslı olanlarız. Pek çok insan hiç ölmeyecek çünkü hiç doğmadılar.
Düşünce ve yaşam konusunda, her birimiz için durum, doğumdan önce de ölümden sonra da aynıdır.
Bir kere doğduk, bunun iadesi yok, öyle ya da böyle yaşayacağız işte, bir zaman ve mekân sınırı içerisinde. Yaşarken de bize sunulmuş bazı özgürlükler ve kısıtlamalar var. Artık bir kere doğduktan, yaşadıktan sonra, işte o yaşam sırasında ne kadar kendi hayal ettiğiniz, kendi varlığınızla çok da fazla çatışmayacak şekilde bir hayat kurma özgürlüğüne ne kadar sahibiz? Ve bu özgürlük gittikçe azalırsa ve yok olursa o zaman böyle bir sona kendimiz karar verebilir miyiz veremez miyiz? Bunu sorgulamaya değer. Ama herkes yanıtı kendi biricik hayatı adına verebilir.
Artık neyiz, kimiz, nerede yaşıyoruz, nereden gelip nereye gidiyoruz sorusunun sorulması lazım. Biz hippilikten geliyoruz.
İnsan denilen canlı türü, nasıl oldu da, kendi yaşamını, dünyayı, hatta yavaş yavaş uzayı ve diğer gezegenleri cehenneme çeviren bir varlığa dönüştü?
Belli, vardı yaşarken
aradıkları bir şey.
Ama soran nerde, ne?
Yağmurda yağmurlandılar,
Karlandılar karlarda.
Ama soran nerde, niçin?
Eğlendiler.
Dertlendiler.
Ama soran nerde, neyle?
Küfrettiler.
Güldüler de.
Ama soran nerde, neden?
Kendin arzu etmediğin halde oluşur, Kendin arzu etmediğin halde doğar, yaşarsın ve Kendin arzu etmediğin halde öleceksin.
Zâten inancımız olmasa, vâr olmanın anlamı anlamsızlıktan başka bir anlama gelir miydi?
Kaç tabut gömülecek yeraltına ve kaç kişi gidecek habersiz uzaklara? Kaç yalan yıkacak güvenleri? Kaç satır yazılacak kader kitabına ve kaç dua edeceksin tanrına, kaç damla gözyaşı dökeceksin?
Ne diye böbürlenip büyükleniyorsun. Doğumun bir damla su, ölümün bir avuç toprak değil mi?