Bu kahrolasıca gecenin beyni paslanmış.
- Henüz kategori yok.
-
Fransa Ligue 1'de Marsilya - Brest Maçı: Kritik Randev…08.11.2025
-
Mevsimlik Lezzetlerle Sonbahar Sofralarına Özel Risott…08.11.2025
-
Galatasaray'ın Şampiyonlar Ligi Hedefi ve Mali Zaferle…08.11.2025
-
Sevilla'dan Tarihi Zafer: 14 Yıllık Hasret Guadalquivi…08.11.2025
-
Suudi Arabistan Pro Lig: Al Fayha - Al Akhdoud Karşıla…08.11.2025
-
Lando Norris Sao Paulo Sprint'i Domine Etti, Piastri'n…08.11.2025
-
West Ham United, Burnley Karşısında Kritik Maça Çıkıyo…08.11.2025
-
Türk Telekom - Karşıyaka Maçı Öncesi: Yükselişteki Baş…08.11.2025
-
Bundesliga: Union Berlin, Zirvedeki Bayern Münih'in Ye…08.11.2025
-
Amedspor Taraftarından Hatayspor'a Sıcak Karşılama, Gö…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Göklerde, umutsuzluklarla sızlanan soluklar vardır. Gece, loşluğunun içinde kefenler getirerek ta yükseklerden iner.
Karanlık, alabildiğine karanlık kentimin üstünde, ülkemin üstünde. Tutacak bir dalımız kalmadı mı artık?
Yunus içine döndü umut, dışına baktı kaos var... Demir atmak istediğim ıslak limanlarda lodos var. Fokurdayan suda kaynayan kıskaçlar; kaynar kazanda ıslık çalıp duran ıstakozlar. Öyle güçlü sesim var ama, kâlpsiz kulağı kulaksız. Canımı ölümlerden çekip almaya bu güç yetersiz... Dinsin ateş arsız,yanık içim alevsiz. Gördüklerim doğruysa, bu çekip gidiş vedâsız... Benimle yaşlandılar ama benden önce ölü anılarım. Şu sudan kabarcıklar, ölüm tanıklarım. Yok ki topum tankım. Ardımdan kaynar, su döker kepçeler; yanar her yer, her yerim. Hepsi gâyet farkındalar, ruhum ölüme dalar. Dalan dalıp gider; dalını terk eder yaprak, ölür. Sesim artık gidercesine güçsüz. Sirenlerim bağırmaktan âciz. Ateşle taciz.
Bu bulutlar nereye gidiyor? Ben de onlara katılsam, dedi. Ruhumun bu bozgun gecesinde bana sizden başka kim yoldaşlık edebilir?
"Christopher!" diye bağırdım kendimi tutmayarak. Bazen annemden nefret ediyordum! Ve bu kadar da değil. Bazen senden de nefret ediyorum! Ölmek istiyorum! Belki de buraya tıkılıp kalmaktan iyidir. Yürüyen, konuşan ve giderek çürüyen bitkiler gibiyiz!
Gece garip bir şeydir ve olmaması gerekir, o yüzden ışıkça yeniden ve yeniden yok edilir.
Ne söylesem boş, ne söylesem anlatamam artık, iyisi susayım, bitireyim hikayemi.
Yunus içine döndü umut, dışına baktı kaos var... Demir atmak istediğim ıslak limanlarda lodos var. Fokurdayan suda kaynayan kıskaçlar; kaynar kazanda ıslık çalıp duran ıstakozlar. Öyle güçlü sesim var ama, kâlpsiz kulağı kulaksız. Canımı ölümlerden çekip almaya bu güç yetersiz... Dinsin ateş arsız,yanık içim alevsiz. Gördüklerim doğruysa, bu çekip gidiş vedâsız... Benimle yaşlandılar ama benden önce ölü anılarım. Şu sudan kabarcıklar, ölüm tanıklarım. Yok ki topum tankım. Ardımdan kaynar, su döker kepçeler; yanar her yer, her yerim. Hepsi gâyet farkındalar, ruhum ölüme dalar. Dalan dalıp gider; dalını terk eder yaprak, ölür. Sesim artık gidercesine güçsüz. Sirenlerim bağırmaktan âciz. Ateşle taciz.
Düşündüm: "Gökte herkesin bir yıldızı olduğu doğruysa, benimki çok uzakta, karanlık ve pek önemsiz bir şey olmalıdır. Belki de benim hiç yıldızım yok!"
Uykusuz gecelerin getirdiği çocuklar Her zaman mavi değil bu gökyüzü bu deniz Buruşmuş çarşafların üzerinde size acı bir dünya hazırlıyor anneniz Kapanmış kapılardan geri dönüp çaresiz Hayatın rüzgârında savrulup durursunuz İnsanlığın kuruş kuruş satıldığı bu devirde doğmayın ne olursunuz...!!!?
Hiçbir beklentiniz ya da inancınız olmadan sadece oradan gitmek zorunda olduğunuz için gitmeye devam edersiniz.