Ben sadece birkaç senedir vejetaryenim, Rams takımından Fred Dryer ise 10 senedir. Bu da gösteriyor ki, futbol oynamak için et yemek gerekmiyor.
- Henüz kategori yok.
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
-
Marsilya'nın Gözü İsmail Yüksek'te: Fenerbahçe Satışa …08.11.2025
-
Atletico Madrid, Metropolitano'da Levante'yi Ağırlıyor…08.11.2025
-
Sunderland - Arsenal Karşılaşması Öncesi Kapsamlı Bakı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Şimdi artık biliyoruz ki; ister dünya çapında bir atlet olalım, ister hafta sonu koşan bir amatör, isterse de eğlence olsun diye idman yapan biri; sağlığımızı iyileştirmek ve performans hedeflerimize ulaşmak için, enerji gereksinimimizi karşılayacak bitkisel bir diyet yeterli olacaktır. Ben bile, şu anda 93 yaşımda olmama rağmen, bitkisel diyete geçmemle birlikte sağlığımın çok büyük ölçüde iyiye gittiğini keşfettim.
Ben bir vejetaryenim. Etin sanılanın aksine çok büyük yararları olduğuna, vücut için büyük ihtiyaç olduğuna inanmıyorum. Et ve et ürünleri kesinlikle yemiyorum ve sağlıklıyım.
Şimdi artık biliyoruz ki; ister dünya çapında bir atlet olalım, ister hafta sonu koşan bir amatör, isterse de eğlence olsun diye idman yapan biri; sağlığımızı iyileştirmek ve performans hedeflerimize ulaşmak için, enerji gereksinimimizi karşılayacak bitkisel bir diyet yeterli olacaktır. Ben bile, şu anda 93 yaşımda olmama rağmen, bitkisel diyete geçmemle birlikte sağlığımın çok büyük ölçüde iyiye gittiğini keşfettim.
Neresi olursa olsun ya da hangi şehrin sahnesi… İçeride ister 100 kişi olsun ister 3 bin kişi, psikolojim hep aynıdır.
“Kış gelince ne yapacağız” diye düşünürken kışın da balık adam kıyafetlerini giyip soğuk suda dalmaya başladım.
Bir insanın sağlığını koruması için şu dört hususu dengeli bir şekilde ayarlaması gerekir: çalışma, eğlence, dinlenme ve spor.
İnsan et yemeden yaşayıp sağlıklı olabilir; o nedenle et yerse, sırf iştah için hayvanların öldürülmesinde payı olur. Ve böyle davranmak ahlaksızlıktır.
Bir dönem sahnede kazayla yanıyormuşum gibi yapıyorduk. Bacağım yanlışlıkla alev alıyordu ve Flake elindeki yangın söndürücüyle yanıma koşuyordu. Söndürücünün içinde bir çeşit gaz vardı, böylece tamamen alev alıyordum. Sonra birden müziği kesiyor ve ortamdaki ışıkları açıyorduk. Ben yerlerde deli gibi yuvarlanırken yanıma asistanlar gelip söndürmeye çalışıyordu. Bunu yaklaşık 20 kere tekrarladık. Seyirciler bunu gerçek zannedip paniklediği için artık yapmıyoruz. Sahne şovu konusundaki sınırımız buydu.
Vejetaryenlik, vücut sağlığı ve canlılığı üzerinde olduğu kadar zihin ve zihin faaliyetleri üzerinde de güçlü bir etkiye sahiptir. Diğer canlılara zarar vermeyi sonlandırmadıkça bizler, canavar ruhlularız.
Zavallı hayvanlar, nasıl da özenle bedenlerini koruyorlar; bizim için sadece bir akşam yemeği, fakat onlar için ise hayatın ta kendisi.
Hayvan haklarına aslında "insan hakları" mücadelesinden geldim. 1980'lerin başlarında bir üniversite öğrencisiyken, Orta Amerika ve Güney Afrika gibi meselelerle ilgileniyordum, bunlar da 1980'lerin başlarında oldukça önemli politik konulardı. Hem Marks’ı hem de sol literatürden başka isimleri bol bol okuyordum, anti-emperyalist ve ırkçılık karşıtı gruplarda çalışıyordum, politik bir eğitimden geçiyordum. 24 yaşımdayken bir aydınlanma anı yaşadım, bir gece double cheeseburger yerken oldukça açık ve net bir şekilde, hayatımda ilk kez yediğim şeyin boğazlanmış bir hayvanın cesedi olduğunu anladım. Bu görüntü aklımdan çıkmak bilmiyordu, bu görüntüyle hayvandan meydana gelmiş o sözde yiyecek arasında bağlantı kuruyordum ve öylesine rahatsız oldum ki yediğim şeyi tükürdüm, yeniden et yemeye çalıştım ama yiyemedim. İçsel anlamda bir şeyler oluyordu, bu konuda hiçbir bilgim yoktu, herhangi bir kitap okumamış, bir konferansa filan da gitmemiştim, olay tamamen içsel bir durumdu, bir çeşit önsezi gibiydi. Bu olaydan kısa bir süre sonra vejetaryen oldum.
Profesyonel boks acı bir iştir. Profesyonelliğe giriyorsanız, derece yapıp, şampiyonluklar elde edip o arenaya gitmelisiniz. Yoksa amatörden de boşuna olursunuz ve milli takıma bir daha gidemezsiniz. O zaman her şey biter. O yüzden 'Aşk şarabı acıdır, içme şaşkın' diyorum.