Dünyanın aşırı farkında olmak bilim adamı, kendinin aşırı farkında olmaksa hasta yapar.
- Henüz kategori yok.
-
Daniel Day-Lewis'in "Anemone" Filmiyle Muhteşem Geri D…08.11.2025
-
Milan, Parma Deplasmanında Kritik Virajda: Allegri'den…08.11.2025
-
Bergen County Yargıcı, İç Zarfı Olmayan Oy Pusulaların…08.11.2025
-
Gönül Dağı Dizisinin Sevilen Oyuncu Kadrosu ve Yeni Ge…08.11.2025
-
Aleyna Solaker'den 'Güller ve Günahlar' Rolü ve Kadın …08.11.2025
-
Altınkılıç, Kenan ve Zayn Sofuoğlu ile Sağlıklı Yaşam …08.11.2025
-
Chelsea ve Wolverhampton Karşı Karşıya: Liam Delap ve …08.11.2025
-
Güller ve Günahlar 5. Bölümde Berrak'ın İntihar Girişi…08.11.2025
-
Monaco-Lens Maçı Öncesi Kadrolar Netleşiyor: Pogba Yok…08.11.2025
-
Espanyol, Villarreal'ı Ağırlıyor: Gerard Moreno Dönüş …08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#benlik
Dışarısının tasallutundan kurtulduktan sonra iç ve dış dünya arasına fark koymadan yaşarsan bambaşka bir doygunluğa ulaşırsın.
Cildindeki elektriği içsel bir güçle değiştirebilirsen başkasıyla eş duyum yapma yetini de arttırmış olursun, derisi insanın çünkü en az kendisi, en fazla başkası olan yeridir.
Bileşmenin, birleşmenin olduğu her yerde organizatöre ihtiyaç vardır; insan da bir bileşimse eğer kendini idare edecek bir benliğe ihtiyacı olacaktır.
Benliği yoracak kadar nesne düşkünlüğü gösteren, içinde nesneden yana korku doğurarak kendini durdurmak zorunda kalır.
Bebeğin içsel bir dünyadan dışsal olanına geçtiğini gösterir önemli bulgu, hem anne hem bebek rolüne soyunup kendi kendini sallamasıdır.
Başkasının ıstırabını anlamak konusunda engel kendimizdir, gövdesi, böylelikle de kendisi azalmış felçliler ıstıraptan ölür mesela.
Aşk, ortak benlikteki eriyik yapıyı, dış dünyada eriyerek bütünleşmek biçiminde taklit ettiği için vazgeçilmezdir.
Bir kişinin eylemlerinden sorumlu hissetmesi için, davranışın kendisinden kaynaklandığını hissetmesi gerekir.
Ego’nun, dış dünyanın doğrudan etkisi ile modifiye edilmiş id’in [en ilkel benliğin] bir parçası olduğunu görmek kolaydır.
İnsan kendi içinde kesinlikle bir bütün değildir, homojen değildir; içinde ne var ne yok karışır, bir an bir insandır bir an sonra başka bir insan.
Yalnızlık sürgün edildiğinde insan kendine daha fazla yaklaşabilir miydi, yoksa aksine kendinden uzaklaşır mıydı? Bireylik kalabalıklar arasında çoğalır mıydı, silinip gider miydi?
Modern benlik; hurdalar, dogmalar, çocukluk anıları, gazete makaleleri, rastgele sözler, eski filmler, küçük zaferler, nefret ettiğimiz ve sevdiğimiz insanlardan oluşturduğumuz sallantılı bir binadır.