İmaj bir şeydir ve insanoğlu olmak başka bir şey… Bir imaja uygun yaşamak çok zordur.
- Henüz kategori yok.
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
-
Marsilya'nın Gözü İsmail Yüksek'te: Fenerbahçe Satışa …08.11.2025
-
Atletico Madrid, Metropolitano'da Levante'yi Ağırlıyor…08.11.2025
-
Sunderland - Arsenal Karşılaşması Öncesi Kapsamlı Bakı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Birkaç kere karşılaştık. İyi biri. Rockstar kelimesini sonuna kadar yaşayan bir adam. Etrafında sürekli korumaları var. Duştayken bile kendini bie rockstar gibi hissedebiliyor. Tabii bu da başa bela. Onun durumunda olmak istemezdim. Sürekli kendini allayıp pullaması gerekiyor. Ben ise konser bittikten sonra pantolonumu çıkarıp rahatlıyorum. Hepsi bu.
İnsan kendine emek verip yatırım yaparsa, tahtını ve tacını da kendi yapar. Biri birinin veliahtıysa benzeri demektir. Biri yaşarken, diğeri başarı kazanamaz. Bence taklit intihar gibi bir şey. Taklitli şöhretlerin ömrü çok kısa sürer.
Eğer senin için doğru olan hayatı yaşadığını hissediyorsan, diğer insanların standartlarının ne olduğunun hiçbir önemi yoktur.
Ne zaman hakkımda bir yazı çıksa, adımın ardından yaşım yazılıyor. Bu şunu söylemek gibi bir şey; 'İşte Madonna, ama unutmayın yaşı bu, o yüzden artık bir önemi yok.' ya da 'Hadi bunu herkese hatırlatarak onu cezalandıralım.' İnsanları yaşı ile baskı altına alarak onları sınırlandırıyorlar.
Hep bir resim olarak kaldım. Hep aynı sözleri söylüyorum. Aynı elbiseleri giyiyorum. Yıllardır saçım hiç bozulmadı, sakallarım hiç uzamadı.
Şimdi herkes dönüp geçmişe bakıyor ve bana gelip "Önceden sahip olduğun tatlı imajın nereye gitti?" diye soruyor. Ben de onlara, "O zaman da çok fazla kışkırtıcı olduğumu iddia etmiştiniz." diyorum. Görüyorsunuz, asla kazanamıyorum. Ne yaparsanız yapın, günün sonunda herkesi memnun edemiyorsunuz. Zaten ben de kimseyi memnun etmek için burada değilim.
Evet, en iyimi yapmaya çalışırım, Sadece kendim gibi olmak için. Ama herkes senden, Kendileri gibi olmanı istiyor.
Bu benim rapim, bu benim şiirim, bu benim derinim, bu benim bendim, bu benim eserim, bu benim ta kendim... Ta kendim… Ta kendim… Ta kendim...
Eğer yoksa fikir yönetilirsin ve başkalarının yönlerine karışırsın, işte o zaman başkalaşırsın.
Sanatını icra eden her sanatçının belli miktarda cazibesi, albenisi vardır. İnsanlar sanatçıları kafalarında kurarlar, onları belli kalıplara sokarlar ister istemez. O sanatçıya ulaştıklarında belki akıllarındaki kişi yok oluverir ve o kişi yepyeni bir kişi olarak doğuverir.
Kültür emperyalizmi bize kültürsüzleşmeyi, yoksulluğu, köle olmayı getirdi. Ben de kendi becerimle bu kültür emperyalizminin açtığı derin yaraları süzgeçten geçirerek, yorumlayarak, 'Kendimize nasıl dönüş yapabiliriz?' diye gayret gösteriyorum. Benim bir çizgim var, sanat tarihinde izlediğim bir yol. Sanatkarlarımız, Batı'nın özelliği olan bilimsel araştırma, gözlemleme ve teknolojik ilerleme yolunu izlemiyor. Sadece Batı'ya özenerek, onun gözlüğüyle bakmaya çalışıyor, meseleleri Batı'ya uygunluğu üzerinden değerlendiriyorlar. Beyinlerini kiraya vermişler. Batı için sanat üretiyorlar. 'Biz kimiz, neyiz, diğer toplumlardan ne farkımız var, meselelere nasıl bakmamız lazım?' sorularını sormuyorlar. Ben bu sorular üzerine çalışıyorum.