Elbette o kadar dikkatli çalışmadan ve ayrıntılı savlardan sonra görme sürecinin kesin bir bilimsel açıklamasına hâlâ ulaşamadığımızı ileri sürmek umut kırıcı olabilir.
- Henüz kategori yok.
-
Lando Norris Sao Paulo Sprint'i Domine Etti, Piastri'n…08.11.2025
-
West Ham United, Burnley Karşısında Kritik Maça Çıkıyo…08.11.2025
-
Türk Telekom - Karşıyaka Maçı Öncesi: Yükselişteki Baş…08.11.2025
-
Bundesliga: Union Berlin, Zirvedeki Bayern Münih'in Ye…08.11.2025
-
Amedspor Taraftarından Hatayspor'a Sıcak Karşılama, Gö…08.11.2025
-
LaLiga'da Kritik Randevu: Sevilla ve Osasuna Düşüşü Du…08.11.2025
-
Hull City Zirve Takibinde: Art arda Gelen Galibiyetler…08.11.2025
-
Rochester Adams, Stoney Creek'i Yenerek Bölge Şampiyon…08.11.2025
-
Kompany'nin Rekor Peşindeki Bayern Münih'i Union Berli…08.11.2025
-
Ankara'da Elektrik Kesintileri: Başkent EDAŞ'tan Şebek…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
İnsan beyninin evrendeki tüm soruları yanıtlayabilecek kapasitede olup olmadığını bilmek isterdim. (...) Hayatın buraya nasıl geldiğini öğrenmek isterdim. Karanlık madde ve enerjinin ne olduğunu da tabii...
Bilinçaltının görme üzerinde etkisine güzel bir örnek 1. Görme sisteminiz tarafından kolaylıkla aldatılabilirsiniz. 2. Gözlerinizin sağladığı görsel bilgide belirsizlikler olabilir. 3. Görme bitiştirici” bir süreçtir.
Fizik, kimya ve molekül biyolojisi gibi pozitif bilimlerin ölçülerine göre, beynimizin bize çok olağan gelen bu canlı görsel farkındalığı nasıl yarattığını kabataslak bile bilmiyoruz henüz.
Araştırmalarım, beni bu iddianın kaynağına götürmüştür. isyan sırasında, Tkp adına, moskova'daki basit bir basın açıklaması kaynaktır. bu iddia önce Moskova ve sonra da Ankara'da benimsenmiştir; Moskova, o sırada değerli müttefiki Türk Devleti'ni destabilize edecek bir hareketin, zamanın emperyalist lideri Londra'ya yarayacağına hükmetmiştir, bu hüküm yanlış değildir. Ancak bu doğru çıkarımdan, istidlal yoluyla, Sait'in casusluğuna geçmek, doğru mantık olmamaktadır.
4 yaşından beri, büyüdüğüm Ataköy’de hayvanların peşinde koştum, böcek koleksiyonu yaptım. 14 yaşında İstanbul’da kuş gözlemeye başladım. 18 yaşında bursla başladığım Harvard Üniversitesi’nde entomoloji ve ornitoloji koleksiyonlarında çalıştım. Lisans tezimi Uganda kuşları üzerine yapmaya karar verdim ve tek başıma 20 yaşında üç ay Uganda ormanlarında kaldım. Kendim tasarladığım ve 4 ayrı araştırma fonundan destek aldığım lisans tezi projem, 15 yaşından beri atıf yaptığım Prof. Paul Ehrlich’i etkiledi ve beni o sene öğrenci almayacak olmasına rağmen özel bursla Stanford’da doktoraya kabul etti. Doktoram esnasında, dünyanın en kapsamlı “Tropik Kuş Radyo Takip Projesi”ni gerçekleştirdim ve tüm dünya kuş türlerini kapsayan en büyük kuş ekolojisi veri tabanını oluşturdum.
Emin Çölaşan araştırmacı gazeteci geçinir, ben de araştırmacı belediye başkanıyım.
Ben dünya malına değer vermeyen bir insanım. Bir dairem bile yok. Tüm paramı araştırmalara harcıyorum. Maalesef kitabın çok korsanı var. Biz bunların ufak tefek gelirleri ile ayakta durmaya çalışıyoruz.
İnsan beyni değirmen taşına benzer. İçine yeni bir şeyler atmazsanız, kendi kendini öğütür durur.
Hamam böceği kafası kopsa bile 8 gün yaşarmış. Peh! O da bir şey mi ? Bazı insanlar, bir ömür boyu beyinsiz yaşayabiliyorken.
Oku, dünyayı tanı, hiçbir şeyden korkma. Her türlü önyargıdan uzak dur. Hiçbir şeyi aşırı yüceltme gözünde. Hor da görme. Her şeyi araştır. Cesur ol.
Biliyoruz ki ancak zerre kadar bir bilginin efendisiyiz. Kalan sonsuz büyüklükteki bilinmezliğinse kölesiyiz.