Doğa, insanoğlunu iki egemen efendinin buyruğu altına sokmuştur: acının ve zevkin. Ne yapmamız gerektiği hakkında tek söz sahibi bu ikisidir.
- Henüz kategori yok.
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
-
Marsilya'nın Gözü İsmail Yüksek'te: Fenerbahçe Satışa …08.11.2025
-
Atletico Madrid, Metropolitano'da Levante'yi Ağırlıyor…08.11.2025
-
Sunderland - Arsenal Karşılaşması Öncesi Kapsamlı Bakı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Bu dünyada insanların korktuğu tek şey öğrenmekti. Acıyı, susuzluğu ve üzüntüyü öğrenmek onların uykularını kaçırıyor, bu yüzden daha rahat döşeklere, daha leziz yemeklere ve daha neşeli dostlara sığınıyorlardı. Dünyaya olan kayıtsızlıkları bazen o kerteye varıyordu ki, kendilerine altın ve gümüşten, zevk ve sefadan, lezzet ve şehvetten bir alem kurup, keder ve ızdırap fikirlerinin kafalarına girmesine izin vermiyorlardı.
Sinekler neyse yaramaz oğlanlara, biz de oyuz tanrılara. Öldürüyorlar bizi zevkleri için.
Acıdan kaçarsanız coşku şansını da yitirirsiniz. Zevk alabilirsiniz, hatta zevkin türlü çeşidini alabilirsiniz, ama doyamazsınız. Eve dönmenin ne olduğunu bilemezsiniz. Doyum, zamanın bir işlevidir. Zevk arayışı döngüseldir, yinelenir, zamandışıdır.
Bir şeyin verdiği zevk, aynı zamanda bağımlı olunmasına yol açar. İnsan kendini o şeyin içinde yitirir. Kendini değişken zevk ve acı izlenimleri içinde yitiren birisi, tinsel kavrayış yoluna girmez.
Zevk elde etmeye çalışmak, acıdan kaçınmak organik dünyanın genel gerçeğidir. Hatta yaşamın özü budur.
Zevklerimizin biraz acıdan, ekşilerimizden, biraz tatlılıktan hoşlanmadığı bir yaşam saatimiz yok.
İnsanlar acı karşısında teselliye ihtiyaç duyuyor; çoğu insan ayrıca ölümden sonra da yaşamın devam ettiğine, görünmez bir varlık tarafından sevildiklerine inanmak istiyor.
Hep acıyla doğarız, bizimle büyür, zamanla alışırız; kol bacak sahibi olmak kadar olağanlaşır acı çekmek.
Şimdiye kadar hiçbir din, bu dünya veya öte dünyaya dair “güzel vaatler” vermekten kaçmamamıştır, çünkü insanlar hep ödül peşinde koşarlar ve “bedavaya” hiçbir şey yapmazlar.
Emek, acı verici görülür. Çalışmamak, çalışmaktan daha tatmin edici bir durum olarak kabul edilir. Tembellik, başka şeyler aynı kalmak şartıyla, tercih edilir. Çalışma ızdırap içerir.