#yaşam tarzı

...Evet, onun (din adamının) bütün düşmanlığı, bütün melaneti Müslüman Türk'e karşı olmuştur. Hemen ilâve edelim ki din adamının düşmanlığı sadece Türk'e karşı değil fakat Türk ile ilgili ne varsa ona karşı olmuştur: Türk'ün giyimi, kuşamı, yemesi, içmesi, gezmesi, eğlenmesi, sevmesi, düşünmesi, inanması ve saire... yani yaşantılarının her noktası din adamı geçinenlerin o ilkel, o bedevî ölçülerine göre ayarlanmıştır. Tıpkı bugün de yapılmak istendiği gibi...

Kanser, Obesite, Diyabet, Arteryoskleroz, Multiple Skleroz, Alzheimer, Romatoid Arthrit ve Osteoporoz gibi kronik hastalıkların tedavisinde, bitkisel beslenme (ve/veya %10'dan az hayvansal protein alımı), tam buğday ve işlenmemiş şeker kullanımı, haftada en az 3 kez 30 dakika güneşe çıkma (D vit) ve nefes-gevşeme egzersizleri, harika sonuçlar vermiştir.

Bir insanın en değerli varlığı ve sermayesi, sağlığıdır. Sağlık, demokrasi gibidir, elden gitmeyince kıymeti pek anlaşılmaz. Genellikle hor kullanılan sağlık, yaşlandıkça mutlaka kendini gösterir ve cezası çekilir. Kilo almak sağlığın en büyük düşmanıdır. Dolayısıyla, az yenecek, hareket ve spor yapılacak, aşırı ve taşkın hayat yaşanmayacak, disiplinli bir ömür geçirilecek, bunları genç yaştan itibaren alışkanlık haline getirirseniz, ömrünüz uzar. 40 yaşına kadar beklerseniz çok geç kalmış olabilirsiniz.

Boş zamanım yok. İnsanların ‘boş zaman’ diye nitelediği vakitlerde hep mesleğimle ilgili bir şeylerle meşgul oluyorum. Boş zamanımda film izlemiyorum, film izlemek zaten benim işim. Ve ben de herkes kadar çok fotoğraf çekmeyi seviyorum. “Zamanı gelince çocuklarım baksın” diye düşündüğüm şeyleri çekiyorum.

İnsanlar sigara içiyor ve neden kanser olduklarına şaşıyor. İnsanlar yaşamları boyunca kızgın yaşıyor ve neden kalp krizi geçirdiğine şaşıyor. İnsanlar acımasızca ve büyük stres altında başkalarıyla rekabete girişiyor ve neden felç geçirdiğine şaşıyor. Açıkça görülmeyen bir şey de, çoğu insan kendisini öldürecek kadar endişeyle yaşıyor.

Liste
Yükleniyor…