#psikoloji

Dünya görüşlerini değiştirmek kolay değil. İnancın kendi ivme var ve inanç rahattır. Gerçeği yeniden yapılandırmak, travmatik ve korkutucu. Bu yüzden pek çok zeki insan inanmaya devam ediyor: inançsız bir bilinmez.

Perili Ev bir bakıma aklın kapı eşiğinde bırakıldığı, korkmak için oraya gelip korku ve kuşkularını birbirine bulaştırıp sonunda korkunun hakimiyetine girenlerin evidir.

Kediler, o özlem duyduğumuz şefkat hissini yaşamamıza izin veren hayvanlar. Çok sempatik, yumuşak ve sevgi dolu bir hayvan. Benim tamamıyla, uzman olmayarak, düşündüğüm bir şey ama özellikle erkeklerin, o şefkati kedilerden görmeleri durumu buna bağlıyorum. Kedilere bakan kişinin, bir işe yarayabilme ihtiyacı da var.

İtirafçılara işkence yapmadım. Yapılmasını da savunmadım. Bir insanı konuşturmak istiyorsanız onun kadar bilgili olmalısınız. Bilmezseniz soramazsınız. Döverek "Konuş!" diyerek konuşturamazsınız. Önce aranızda duygusal bir bağ oluşturmalısınız. Örgütte yapılan "Sizi öldürürler, ailenizi öldürürler, işkence ederler, kazığa oturturlar." algısından kurtarmak zorundasınız. Sonra zaten karşısındaki adama bağlı kalacak ve konuşacaktır.

Mesela çocuk, alkolik veya madde bağımlısı olan bir annenin dinlenmemesi gerektiğini öğrenir. Annesine içgüdüsel olarak inanmaktan vazgeçemeyen, yani ilkel inancın yerine muhakemeyi koymayı öğrenememiş bir insan, tüm yaşamı boyunca da inanacağı bir otorite arar. Bunu kimisi tanrı fikrinde, kimisi büyüde, kimisi de bilimde bulur. Kesin bilginin mümkün olmadığını bile bile mutlu yaşayabilen insan sayısı tarih boyunca mini mini bir azınlıkla temsil edilmiştir.

Liste
Yükleniyor…