#pişmanlık

Kiliseye hakaret mahiyetinde ağır suçlar işleyen kişi hâkimin otoritesine dayanarak en ağır şekilde cezalandırılmalıdır; suçunu pişmanlık içinde itiraf eder ve sözlerini geri alırsa yine de yargılanmalı ve bir süre komünyona sokulmamalıdır; ne kadar süreyle ve ne sıklıkla olacağına kurul kendi karar vermelidir; bundan sonra eğer suçlu kişi pişmansa, aforoza neden olabilecek suçunu ve pişmanlığını tüm kilisenin önünde itiraf ettikten sonra yeniden komünyona kabul edilmelidir.

Gerçi ahval-i malume sebebiyle dinime, vatanıma, milletime arzu ettiğim kadar hizmet etmeye vakit ve imkan bulamadım ise de, asla ihanet etmedim. Vakıa sizin mütalaat-ı saiyyenizi kabul edip Anadolu'ya gidemedim... Şimdi burada zelilane ve sefilane kalmaktan ise, Anadolu'da at sırtında olmalıydık. Zaten ecdadımızın taşıdıkları sarıklar, kendi kefenleriydi. Fakat ne yapalım. Bu fikri, Anadolu'ya gidip ordunun başına geçmem lüzumunu dünürüm bulunan Sadrazam Tevfik Paşa'ya açtığım zaman, büyük bir muhalefete uğramıştım. 'Böyle bir avantüre giremezsiniz' dedi. Hatta her kalbe göre şekil alan Sadr-ı Esbak İzzet Paşa ve Ali Rıza Paşa biçarelerini üzerime sevk etti... Hayli mücadele ettim. Nihayet mağlub oldum... Çünkü bana dediler ki; "Mustafa Kemal Paşa ile muhabere ve mukabele ettik. Ba'de'z-zafer zat-ı hümayunlarına her halde bey'at edecektir. Onun istemediği yalnız Damat Ferid Paşa'dır. Galip gelirse galebe nam-ı hümayunlarına, huda ne-kerde mağlup olursa kendi hesabınadır. Vaktiyle Enver, Tal'at mağlub oldular. Hatalarını tashih için zat-ı hümayunları düvel-i galibe ile şimdi mücahede ediyorsunuz. Allah göstermesin, Anadolu'da zat-ı şahaneleri mağlub olurlarsa vaziyeti kim kurtarır?"

Birincisi, rahmet olsun biraderim Sultan Reşad'ı müteakib makam-ı saltanatı kabul etmekle hata ettim. İkincisi; Mütareke kabinelerine, başta Ferid Paşa olduğu halde Tevfik Paşalar, İzzet Paşalar, Ali Rıza ve Salih Paşalar gibi milletin, devletin kalbur üstünde görülen ricaline rabt-ı tali' ederek aldandım. Doğrusu bunların memlekete hizmet edemeyeceklerine ve bana ihanette bulunacaklarına ihtimal vermedim.

Lucky hakkında konuştuğunuz her şeyi bilmiyorum [Severson, onunla röportaj yapan muhabir] çok geniş ve herhangi bir ayrıntıya giremiyorum. Ama masum olduğum `kapsamlı ifademden' memnunum. Hiçbir insan gerçekten masum değildir. Demek istediğim, hepimiz hayatlarımızda bir şekilde bir şeylere karşı geldik ve dediğim gibi, kaba davrandım ve hayatımda yaptığım için pişman olduğum şeyler var ama, bahsettiğiniz olmayan şeyler için değil.

Liste
Yükleniyor…