- Henüz kategori yok.
-
MasterChef Türkiye'de Şaşırtan Elenme: Çağlar Veda Etti09.11.2025
-
TCMB'den Altın Ekonomisi Analizi: Yastık Altı Miktarı,…09.11.2025
-
9 Kasım Günlük Burç Yorumları: Gezegenlerin Etkisiyle …09.11.2025
-
TOKİ Yüzyılın Konut Projesi Başvuruları Başladı: E-Dev…09.11.2025
-
İrem Derici ve Melih Kunukçu Aşkında Son Perde: Ayrılı…09.11.2025
-
Aynadaki Yabancı 6. Bölüm: Gerçekler Açığa Çıkıyor, Te…09.11.2025
-
Portekiz Ligi: Santa Clara, Sporting Karşısında Erken …09.11.2025
-
MasterChef Türkiye'de Haftanın Eleme Heyecanı: 7 Kasım…09.11.2025
-
8 Kasım 2025 Çılgın Sayısal Loto Sonuçları Belli Oldu:…09.11.2025
-
Ben Leman'da Gerilim Dorukta: Kaybolan Çocuklar İçin U…09.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#nefret
Tanrı, kendi önyargılarımızdan kurtulmanın ve bizleri eksikliklerimiz üzerinde düşünmeye zorlamanın bir simgesi olarak görülmeyip bencil nefretimizi meşrulaştırma ve mutlaklaştırmanın bir aracı olarak kullanılmaktadır.
Hiç kimse saf iyi ya da saf kötü değildir. Salt kötülükleri görmek bir süre sonra şüphe, depresyon ve umutsuzluk denizinde boğar insanı. Nefret dolu bir yaşam, mutsuz bir yaşamdır.
Tanrı', düşüncelerimizin bir kısmını işgal ettiği sürece, insanlık insanın nefreti ve düşmanlığını acı çekmekten memnun olmalıdır.
Biz Alman soluyuz, sağcı ulusal mülk sahibi sınıflardan başka hiçbir şeyden nefret etmiyoruz.
Vatan için duyulan sevgi, toprak ana için duyulan ya da çiğnediğimiz çimenlere karşı beslenilen gülünç sevgi değil; onu ezenlere karşı beslenilen yenilmez nefret ona saldırana karşı beslenilen ebedi hınçtır.
Sadece başkalarının refahı için ihaneti, ateşi ve nefretten ölümü yayanlar acıma hak etmiyor.
Aklın büyük yasasından uzakta yaşayanlar yalnız değillerdir, etrafları tutkular, korkular, nefretler ve diğer korkunç canavarlarla çevrilidir.
Öyle bir din ki: Bizi birbirimize nefret ettirriyor. Aynı zaman da bu din, bizi birbirimize sevdirmiyor da.
Hepimiz sevilmekten ya da nefret edilmekten hoşlanırız. Bu anımsanacağımızın, varolduğumuzun bir işaretidir. Bu nedenle sevgi yaratamayanların çoğu nefret yaratmışlardır. O da anımsanır.
Zayıf olduğumuz için düşmanlarımızdan nefret eder ve ondan intikam almayı düşünürüz. Tembel olduğumuz için sakinleşir ve intikam almaktan vazgeçeriz.
Benden nefret ediyosan; başkalarının söyledikleri için değil, benim söylediklerim için et.
Dinsizliğin nelerden nefret ettiğine, onu neyin öfkelendirdiğine, neye her zaman, her yerde ve hiddetle saldırdığına bakmak gerekir - gerçek bu olacaktır.
Nefret... Nefret... Nefret... Ne yüksek bir duygu... Ama ne kadar çağırsak yardımımıza gelmiyor, bize kadar alçalmıyor, biz ona kadar yükselemiyoruz.