Percy Bysshe Shelley

Tanrı bir hipotezdir, bu nedenle de kanıtlanması gerekir. Kanıtlama yükümlülüğü, inananın omzundadır.

Düşünce ve yaşam konusunda, her birimiz için durum, doğumdan önce de ölümden sonra da aynıdır.

İnsan yapımı bir Tanrı, kendini insanlara tanıtmak için elbette yine insanlara ihtiyaç duyacaktır.

Düşünsel sistemin en incelikli çıkarımlarının öngördüğü yaşam görüşü, bütünlülüktür.

Ona tapanlar dahi, hakkında bir fikir sahibi olmanın imkansız olduğunu kabul ederler.

Eğer doğayı bilmemek tanrıları doğurduysa, öğrenmek de onları öldürecektir.

İnsan büyük tutkuları olan bir varlıktır, “hem önceye hem sonraya bakar.”

Dünyada bütün dinler sorgulamayı yasaklar ve eleştirenleri istemez.

İnsanın kibri güçlükler karşısında katılaşacak şekilde tasarlanmıştır.

Ne var ki anlamadığı şeye önem atfetmek cahilin doğasında vardır.

Yaşama aşinalığının pusu, varoluşumuzun büyüleyiciliğini gizler.

Halbuki inançsızlık tabiatı gereği ne günah ne sevap olabilir.

Eğer aklımız ermeyecekse neden anlamaya uğraşalım?

Aşinalığın pusu, varoluşumuzun büyüleyiciliğini gizler.

Her şey sadece algılandığı haliyle mevcuttur.

Yalnızca inanmak isteyenleri inandırabilirler.

Onu anlamak için o olmak gerekir.

Eğitimli insan batıl inançlı olamaz.