Tiyatroya gitmek lüzumusu yok. Dikkat olunursa bu kalabalıkların içinde ne komedya oynanıyor!
- Henüz kategori yok.
-
9 Kasım Günlük Burç Yorumları: Gezegenlerin Etkisiyle …09.11.2025
-
TOKİ Yüzyılın Konut Projesi Başvuruları Başladı: E-Dev…09.11.2025
-
İrem Derici ve Melih Kunukçu Aşkında Son Perde: Ayrılı…09.11.2025
-
Aynadaki Yabancı 6. Bölüm: Gerçekler Açığa Çıkıyor, Te…09.11.2025
-
Portekiz Ligi: Santa Clara, Sporting Karşısında Erken …09.11.2025
-
MasterChef Türkiye'de Haftanın Eleme Heyecanı: 7 Kasım…09.11.2025
-
8 Kasım 2025 Çılgın Sayısal Loto Sonuçları Belli Oldu:…09.11.2025
-
Ben Leman'da Gerilim Dorukta: Kaybolan Çocuklar İçin U…09.11.2025
-
Parma - Milan Maçı Ne Zaman, Hangi Kanalda? İşte Serie…09.11.2025
-
Hertha Berlin'in Genç Yıldızı Kennet Eichhorn Avrupa D…09.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Hüseyin Rahmi Gürpınar
Hayatın girdiğimiz her iki devresinde bir lâhza huzur aramak ne abes bir ümittir. Biçare hayvan, sahibinin azabından kurtuldu. Lâkin insanların işkencesinden kaçamadı.İnsan, insanın canavarlığından nereye iltica edebiliyor ki bu emniyetli yeri o aciz mahluk keşfedebilirsin.
Başımıza uğursuzluk yağıyor. Dünyada bet bereket kalmadı. Azgın karılar, bütün bu belaları başımıza siz getirdiniz. Biz vaktiyle hiçbir tarafımızı kocamıza bile göstermezdik.
Heybeliada'nın özelliklerinden biri eşeği bol olmasıdır. Arabistan'da devenin önemi neyse adamızda eşeğin değeri de odur.
Ben diyeceğim adalet, o bana indirecek üç yumruk. Ben diyeceğim eşitlik, onlar atacak iki tekme. Ben onlara anlatacağım lafla, onlar bana ders verecekler elle, ayakla...
Dünya yuvarlakmış. Yok ananın örekesi... Dünya yuvarlakmış sözünü sana kim etti? Elhamdüllillah Müslüman evlâdısın sen buna inanmalı mısın? Bak oğlum dünya karpuz gibi yuvarlak olsa üst tarafa gelenler rahat otururlar. Fakat alt tarafta kalanlar sapır sapır dökülmezler mi?
Tanrım, sen de, biz de, hayat da, ölüm de, varlıkların hepsi de birbirinden karmaşık; içinden çıkılmaz, anlaşılmaz yüksek bir bilmeceyiz.
Molière'in dehasını parlatan budala kocaların oynak, güzel karıları değil miydi?
Hoppa kadınlara koca olanların vazifeleri doğacak çocuklara belediyede baba yazılmaktır.
Ne iyi insanlar vardır ki azap içinde ölürler. Ne fena adamlar olur ki duymadan kalıbı dinlendirirler. Tabiat bu konuda çok saygısızdır.
Hayatta iki devre vardır. Çocukluk, ihtiyarlık... Yeni doğan çocuk nasıl yürüyemez, söyleyemezse, ihtiyar da yavaş yavaş insani güçlerinden kalır... Yetiştirilmiş evlat işte o zaman bu kocamışa destek olur. Oğullarının, kızlarının kollarında sarsak sarsak yürüyen babaları hiç görmediniz mi?
Bir kere baba olmak kazasına uğradınız mı her konuda sizinle zıtlaşan, açıktan açığa düşmanlık ilanından çekinmeyen eğer zenginseniz mirasınızı yemek için ölümünüzü bekleyen düşmanlarınızı nefsinizin zararına yaşatmakla görevlisinizdir.
Karılarının üzerine başka çiçek koklamayacaklarını vaat edip de perhizi bozmuş olan kocalardan hiçbirinin yemine tutularak burnu düştüğü görülmemiştir.
Hayatta öyle anlaşılmaz anlarımız var ki, bugün istediklerimizin yarın tersini istiyoruz.
Hayat gündüz ile geceden örülmedir, ama sonu, hep gecedir. Ve bu geçirdiğin gecelerden birinin sabahı olmayacaktır.
Bazı kimseler vardır ki, incelenince sözlerinin münasebetsizliği anlaşılmakla birlikte, bilgileri sınırlı insanlara ilk bakışta parlak görünürler.
Kadın kısmı bir erkeği yaşam boyunca benimseyince kıskançlığını, baskısını ve sonunda çekilmez densizliklerini artırır.
Yoksulluk kimi zaman en büyük nimettir. Ekmek paranızı çıkarmak için günde on saat çalışmak zorunda olsaydınız, bütün zamanınızı, zenginliğinizi bilmem nenizin havasına sarf etmek ahlaksızlığından kurtulurdunuz.
Tanrı hiçbir vakit bu evreni, bir azınlığın karnını doyurup çoğunluğunu aç bırakmak için yaratmamıştır. Bu işte Tanrı'nın bir isteği yok, kullarının tahakkümü var.
Kimi kötü durumlarda, gerçeği öğrenmektense aldanmış kalmak bir mutluluk sayılır.