Sevgi insanlarda etken bir güçtür; kişiyi öbür insanlardan ayıran, duvarları yıkan, onu öbür insanlarla birleştiren bir güç. Sevgi, insanın ayrılık yalnızlık gibi duygularını yenmesine yardım eder. Ve kendi olarak kalmasını, bütünlüğünü yitirmemesini sağlar.
- Henüz kategori yok.
-
Aleyna Solaker'den 'Güller ve Günahlar' Rolü ve Kadın …08.11.2025
-
Altınkılıç, Kenan ve Zayn Sofuoğlu ile Sağlıklı Yaşam …08.11.2025
-
Chelsea ve Wolverhampton Karşı Karşıya: Liam Delap ve …08.11.2025
-
Güller ve Günahlar 5. Bölümde Berrak'ın İntihar Girişi…08.11.2025
-
Monaco-Lens Maçı Öncesi Kadrolar Netleşiyor: Pogba Yok…08.11.2025
-
Espanyol, Villarreal'ı Ağırlıyor: Gerard Moreno Dönüş …08.11.2025
-
Chelsea - Wolverhampton Maçı Öncesi Sakatlıklar ve Enz…08.11.2025
-
Le Havre-Nantes Karşılaşması: Erken Gol ve Kaleci Carl…08.11.2025
-
Rhein Derbisi'nde Mönchengladbach, Köln'ü Üç Golle Geç…08.11.2025
-
Dilek Kaya İmamoğlu'ndan Ekrem İmamoğlu Vurgusu ve İBB…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Erich Fromm
Eski Ahit'i "Tanrı'nın kelamı" olarak görmüyorum, yapılan tarihsel araştırmalar Eski Ahit'in çok değişik zamanlarda yaşanmış, birbirlerinden çok farklı kişiler tarafından kaleme alındığını kanıtlamaktadır, ayrıca Teizme inanmıyorum.
En ilkel çamur ve tahtadan yapılan putlardan, günümüzdeki devlet, lider, üretim ve tüketim gibi putlaştırılmış bir Tanrı tarafından kutsanan putlara kadar devam eden insanlık tarihi esas olarak putlara tapınmanın tarihidir.
Bir öğreti ne kadar mantıksız olursa olsun, toplum tarafından kabul edilerek güç kazandığı zaman, milyonlarca insan kendilerini dışlanmış ve izole edilmiş hissetmektense ona inanmayı tercih edecektir.
Değerler, insan varoluş koşullarının ürünü olarak ortaya çıktığı tespiti, çok yerinde bir tespittir. İnsan doğar yaşar ve yaşadığı koşullar öğreticidir. Her koşul kendi değerlerini yaratır.
Ben bir sosyalistim. Ancak şunu da eklemeliyim ki benim sosyalizmden anladığım, bugün birçok insanın veya çoğu insanın sosyalizmden kastettiğinin tam tersidir.
Yalnızca büyüyüp, otoriteye bağımlı ve otoriteden korkan çocuklar olmaya bir son verirsek kendi varlığımız üzerine düşünmeye cesaret edebiliriz.
Saygı duymak, karşımızdakinden korkmak ve ürkmek demek değildir; saygı duymak o kişiye dikkat etmek, dikkatlice gözlemlemek demektir.
Günümüzde insanların mutluluğu “eğlenmeğe” dayanmakta. Eğlenmenin altındaysa “almanın”, tüketmenin doygunluğu yatmaktadır.
Açgözlülük, hiç bir zaman doyuma ulaşmadan ihtiyacını gidermek için sonsuz bir çaba içinde insanı tüketen dipsiz bir kuyudur.
Kendin arzu etmediğin halde oluşur, Kendin arzu etmediğin halde doğar, yaşarsın ve Kendin arzu etmediğin halde öleceksin.
Şüphesiz ki kendiniz için alacağınız en doğru karar, kendini vazgeçilmez zanneden herkesten, sonsuza dek uzaklaşmanızdır.
Neden toplum her yaştan yetişkinin eğitiminden değil de sadece çocukların eğitiminden kendisini sorumlu hissediyor?
Vicdan kendimizin kendimize gösterdiği tepkidir. Kendine başkaldırıdır. Kendi sesimizi dinlemeyi başarabilmektir.
Gerçekleri görmek, hayır diyebilme cesaretidir. Güçlülerin emirlerine karşı gelebilmektir. Uyanış ve insan oluştur.
Daha büyük bir bireycilik yolunda değiliz, giderek daha fazla manipüle edilen bir kitle uygarlığı haline geliyoruz.
İnsanlar açlıktan susuzluktan değil tutkularının gerektirdiği amaca ulaşamadıklarından intihar ederler.
Bir insan başka birine ne verir? Kendisinden verir; sahip olduğu en değerli şeyden, 'yaşamından' verir.
Anlaşılan şu ki, ortalama insan için büyük bir gruba ait olmamanın hissi kadar dayanılmaz bir his yok.
Düşüncelerimizi ifade etme hakkı, ancak kendi düşüncelerimize sahip olabilirsek bir anlam ifade eder.
Kapitalizm, insan gibi davranan makineler ve makine gibi davranan insanlar üreten bir sistemdir.
Organize din, özünde bir mistifikasyondur, sosyal sistemin kötülüğünü gizlemenin bir aracıdır.
Geçmişin tehlikesi, erkeklerin köle olmasıydı. Geleceğin tehlikesi, insanın robot olabilmesidir.
İyice tanımadan hiç bir insana bağlanma. Unutma; gerçek sevgi tanıdıkça büyüyen sevgidir.