Cormac Mccarthy

İnsanlar hak etmedikleri kendilerine gelen kötü şeyler hakkında şikayet ediyorlar, ancak nadiren iyiden bahsediyorlar. Onları bir şey hak etmek için yaptıkları hakkında. Bana, bu kadar çok nedenin bana gülümsemesini verdiğimi hatırlamıyorum.

Sonunda hepimiz duygularımızı iyileştirmeye geldik. Yaşamı öldürmeyenleri tedavi edemez. Dünya, hayal ile gerçek arasında seçim yapma konusunda oldukça acımasız. Dilek ve dünyanın beklediği şey arasında.

Tanrıya inanmıyorum. Bunu anlayabiliyor musun? Etrafına bir bak dostum. Göremiyor musun İşkence görenlerin cehennemi ve din kulağına en çok hoş gelen ses olmalı. Ve bu tartışmalardan nefret ediyorum.

Kan dökmeden yaşam diye bir şey yok” diyor. “Bence gerçekten tehlikeli bir fikir. Bu şekilde olma arzunuz sizi köleleştirecek ve hayatınızı boşa çıkaracak.

Tarihte sabit olan şey açgözlülük, aptallık ve kan sevgisidir ve bu, bilinen her şeyi bilen Tanrı'nın bile değişmesi güçsüz göründüğü bir şeydir.

İnsanlar her zaman yarın için hazırlanıyorlardı. Buna inanmadım. Yarın onlar için hazırlanmıyordu. Orada olduklarını bile bilmiyordu.

Dünyanın sırlarının sonsuza dek gizem ve korku içinde gizli yaşamlar olduğuna inanan adam. Batıl inanç onu aşağı çekecek.

Ateşe döndüğü zaman, diz çöktü ve uyurken saçlarını düzeltti ve Tanrı olsaydı, dünyayı bu kadar farklı kılacağını söyledi.

İnsanların öldüğünde nereye gittikleri hakkında konuştuğumuzu biliyorsunuz. Sadece bir yerlere gittiğine inanıyorum.

İyi insanları yönetmek zor değildir. Hiç zor değildir. Kötüler de zaten yönetilemez. Yonetiliyorsa da ben duymadım.

Hayat kısa ve her gününü bir başkasının yapmanı istediği şeyi yapmakla geçirmek zorunda kalmanın yolu bu değil.

İnsanlar hak etmedikleri kendilerine gelen kötü şeylerden şikayet ediyorlar, ancak nadiren iyiden bahsediyorlar.

Kendilerini yönetemeyen insanlara ne olduğunu biliyor musunuz? Doğru. Diğerleri onlar için yönetmeye geldi.

Bilim, fiziksel dünyayı açıkladığı için insanları cezbediyor. Son sözü değilse de hiç olmazsa en iyi sözü söylüyor.

Geyikler, tavşanlar ve güvercinler ve yeryüzü kuşları, zevkleri için havaya zengin bir biçimde bürünmüşlerdi.

Muhtemelen inandığım pek çok şeye inanmıyorum ama bu hiçbir şeye inanmadığım anlamına gelmiyor.

Bu dünyanın nasıl döndüğünü öğrendimse, bir bedel ödeyip de öyle öğrendim. Hem de ağır bir bedel.

Korkağın ilk önce terk etmesi her zaman kendisiydi. Bundan sonra diğer tüm ihanetler kolayca geldi.

İnsanın kendini gerçekten olduğu gibi görebilmesi bir ömür sürüyor ve o zaman bile yanılıyor bazen.

Bu kadar karanlık bir dünyada, kör bir adamın ya da çoğundan daha iyi görülebileceğine inanıyoruz.

İnsanlar dikkat etmiyor. Ve sonra bir gün bir muhasebe var. Ve ondan sonra hiçbir şey aynı değil.

Tanrı, insanlığın yozlaşmasına müdahale etmek istese, şu ana kadar bunu yapmaz mıydı?

Varoluşta ne varsa, benim bilgim olmadan var olur benim iznim olmadan var.

Aşk, erkekleri aptallaştırır. Ben kendi kendime kurban olarak konuşuyorum.