Ve bütün gecelere inat karanlığa dişleriyle saldırırken sabah, ey vah sana dünya ey vah.
- Henüz kategori yok.
-
Lando Norris Sao Paulo Sprint'i Domine Etti, Piastri'n…08.11.2025
-
West Ham United, Burnley Karşısında Kritik Maça Çıkıyo…08.11.2025
-
Türk Telekom - Karşıyaka Maçı Öncesi: Yükselişteki Baş…08.11.2025
-
Bundesliga: Union Berlin, Zirvedeki Bayern Münih'in Ye…08.11.2025
-
Amedspor Taraftarından Hatayspor'a Sıcak Karşılama, Gö…08.11.2025
-
LaLiga'da Kritik Randevu: Sevilla ve Osasuna Düşüşü Du…08.11.2025
-
Hull City Zirve Takibinde: Art arda Gelen Galibiyetler…08.11.2025
-
Rochester Adams, Stoney Creek'i Yenerek Bölge Şampiyon…08.11.2025
-
Kompany'nin Rekor Peşindeki Bayern Münih'i Union Berli…08.11.2025
-
Ankara'da Elektrik Kesintileri: Başkent EDAŞ'tan Şebek…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Ve karanlığın ihanetine karşı, Tetikte nöbetçi bütün sabahları, Ölürcesine sevebilir misiniz, Siz bu sevmeyi öldürebilir misiniz.
Durmadan ateş yakıyoruz karanlıklar da, Bazen aydınlanıyor gecelerimiz, Bazen yangın çıkıyor uykularımızda.
Kuş sesleriyle uyanırsan bir sabah, Doğan güne kaldırırsan başını, Kaynaşan toprağa bakarsın, Toprağı sımsıcak, Ve alabildiğine yumuşak bulursan, Bizi bize sorma sakın, De ki bunlar bir su damlası, De ki rüzgârla boğuşan bir yaprak, De ki bir tohumun boy atması.
Alsam da başımı yürüsem kavgalara, Karanlıkları takmadan iplemeden, Aydınlıkları beklemeden, Korkunun o cüzzamlı iniltilerini, Hiç mi hiç dinlemeden, Şöyle zindanlara vursam kendimi, Kahrın ve sabrın yüreğini görsem, Diner mi içimdeki sancılar.
Kaçırma gözlerini benden Koy bakışlarını avuçlarıma, Ben sabahın her mutlu sesinde, Bir yolcuyum güneşin izindeYaz bahar koşarım kollarına Yeller gibi esercesine Kuşların en güzel türküsünü, Sabahın sesiyle söylercesine.
Bir elimizde kitap diğerinde yıldızlar, Durmadan ateş yakıyoruz karanlıklarda, Bazen aydınlanıyor gecelerimiz, Bazen yangın çıkıyor uykularımızda, Gerisini ne sen sor ne ben söyleyeyim.
Artık ne yırtılmış bir resim Ne kırılmış bir çerçeve, Çekip giden bir yolcuyu, Bir daha döndüremez geriye, Her şiir bir dünyadır çünkü, Kaybolursun kaybettikçe Ağlayamazsın.
Yokluğunda Geceler midir tükenip tükenip giden, Aylar mı yoksa ay ışığında, Kaç kez birbirine karıştı günler, Kaç kez sustuKaskatı bir sabır oldu yokluğunda.
Kapanmayan yaralar.Parçalanmış kayalar gibi gece, Tutsak Ve güzel düşlerden uzak, Hangi kapıyı çalsak bu saatte, Kanayan bir yara çıkar karşımıza.
Ey gözleri şiir yazan çocuklar, Dünya nasıl da yenik ve yaralı, Yorgun düşmüş avuçlarınızda, Bir tek Sizin gülüşünüz var onu güldürecek.
Artık ister dolu yağsın ömrümüze İsterse kar, Biz ki bildikten sonra sevmeyi Bütün sabahlar, Acı renginde olsa ne çıkar.
Bu karanlık günler içinde, Susmayı bir türlü bilemiyoruz, Çalıp kapıları birer birer, Bir fincan aydınlık istiyoruz.
Karanlıklar içinde Şafakla gel günle gel, Kan ve barut içinde, Dirençle gel kinle gel, Gel gülüm geeel gel.
Paranoya çemberini geceler tamamlar sabahlar kırar, gecenin tamamladığı çemberi kıramayan bir sabah olursa, o gün paranoid paranoyasını uygular
Gece garip bir şeydir ve olmaması gerekir, o yüzden ışıkça yeniden ve yeniden yok edilir.
Şiirlerin dünyayı değiştirdiği bir durum düşünemiyorum, ama yaptıkları şey, insanların dünyada neler olup bittiğine dair anlayışını değiştirmek.
Nihayet, gece, içinden ne renkte bir sabah çıkacağı bilinmediği için ümide de hayli pay bırakan bir kapalı kutudur.