Ve ben göçtüğümde devam edin, yas tutmayın. Sesimi her duyduğunuzda mutlu olun.Sadece bilin ki ben yukarıdan size gülümseyerek bakacağım.
- Henüz kategori yok.
-
Aleyna Solaker'den 'Güller ve Günahlar' Rolü ve Kadın …08.11.2025
-
Altınkılıç, Kenan ve Zayn Sofuoğlu ile Sağlıklı Yaşam …08.11.2025
-
Chelsea ve Wolverhampton Karşı Karşıya: Liam Delap ve …08.11.2025
-
Güller ve Günahlar 5. Bölümde Berrak'ın İntihar Girişi…08.11.2025
-
Monaco-Lens Maçı Öncesi Kadrolar Netleşiyor: Pogba Yok…08.11.2025
-
Espanyol, Villarreal'ı Ağırlıyor: Gerard Moreno Dönüş …08.11.2025
-
Chelsea - Wolverhampton Maçı Öncesi Sakatlıklar ve Enz…08.11.2025
-
Le Havre-Nantes Karşılaşması: Erken Gol ve Kaleci Carl…08.11.2025
-
Rhein Derbisi'nde Mönchengladbach, Köln'ü Üç Golle Geç…08.11.2025
-
Dilek Kaya İmamoğlu'ndan Ekrem İmamoğlu Vurgusu ve İBB…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Büyük babam derdi ki, Ölen herkes ardında bir şeyler bırakmalıdır. kitap, Ya da ekili bir çiçek bahçesi. Elinin dokunduğu bir şey bırakmalı. Ona dokunan kimse senin varlığını hissetmeli.
Ben kalabalıklar için yazmadım... çalışmalarımı, zamanın seyrinde nadir rastlanan istisnalar olarak ortaya çıkacak düşünen bireylere miras bırakıyorum. Onlar da benim gibi ya da gemisi batıp ıssız bir adaya çıkan ve kendisinden önce aynı sıkıntıları yaşayan birinin izlerinin, ağaçlardaki bütün papağanlardan ve maymunlardan daha fazla teselli sunduğu bir denizci gibi hissedeceklerdir.
12 Temmuz'larda, Malatya dağlarında yoldaşlarımız nasıl gittilerse ölüme, biz de öyle gidiyoruz.
Çocuğumun mezarına ancak kalabalık çekildikten sonra gidebildim. Orada bile hala beni görenler varmış gibi ağlamaya cesaret edemiyordum. Kızıma: "Kurtuldun çocuğum" dedim. "Yaşasaydın muhakkak bedbaht olacaktın. Kurtuldun. Rahat rahat uyu. Keyfine bak!"
Büyükbabam herkes öldüğü zaman geride bir şey bırakmalı derdi. Bir çocuk, bir kitap, bir resim, bir ev, yapmış olduğu bir duvar ya da bir çift ayakkabı. Yada ekili bir bahçe.
Zamanının bir parçası olmaya çalışan bir adam olarak, insanların bir diğeriyle iletişim kurmasına yardımcı olmaya çalışmış biri olarak, kendi yaşamında bazı nezaketleri bulmaya çalışan bir kişi olarak, bir insanoğlu olarak kendisini ilerletmeye çalışan birisi olarak hatırlanmayı isterim. Kendini beğenmiş, oyunbozan bir kişi olarak değil.
İlerde Ben öldüğümde heykelimi dikmesinler. Dikmesinler ki gölgesi yere vuruyor diye heykelimi Kırmasınlar.
Öleceğiz bir gün, gömecekler. Birkaç gün övecekler, sonra kalan malını bölecekler; hatta memnun kalmayıp üstüne bir de sövecekler.
Bir gün tiyatronun ışıkları sönecek, zil sesleri susacak ve tiyatro perdesi sonsuza kadar üzerime kapanacak. İşte o zaman giderken tüm üzüntülerinizi yanımda götürerek size sadece kahkahaları bırakacağım.
Bir bakmışsınız benim cenazemde başka sanatçılarla röportaj yapmışsınız. Gün gelecek tiyatro sanatçıları ölecek. Tiyatro perdesi üstümüze üstümüze yıkılacak. Seyirci üzülmesin. Ben ve benim arkadaşlarım, onların kederini alıp götürecek. Onlara sadece gülmek kalacak.
Filmler ve gramofon kayıtları, müzikler, kitaplar ve binalar, bir insanın ölümünden sonra, hissetsek de hissetmesek de, isimlerini bilsek de bilmesek de, yaşamının ve çalışmasının ne kadar güçlü bir şekilde devam ettiğini açıkça göstermektedir. Bize göre ölüm diye bir şey yoktur!
Amerika'nın bünyesine uğursuz bir kurt gibi giren ırkçılık kanserinin kökünü kurutabilecek bir gerçeğin mayasını tutturmuş olarak, fersiz de olsa bir ışık bırakarak ölürsem, ne mutlu bana! Bu takdirde, şan Allah'a mahsustur. Benim olan tek şey ise günahlarımdır.
Hayranlarımın 80 yaşına geldiklerinde torunlarına"Gaganın ilk çıktığı zamanı hiç unutmayacağım,çok korkusuzdu kimsenin ne düşündüğünü umursamazdı ve biz onu çok severdik.Çünkü bize kendimizi özgür hissettirdi"demelerini istiyorum.
Tanrı'ya inanmak, ölenleri rahatlatmıştı hep. Avundukları tek şey, arkada bıraktıkları çocuklarının üzerinde Tanrı'nın gözü bulunduğuydu.