Şiddet sadece bir başkasını öldürmek değildir. Bir keskin söz kullandığımızda, bir kişiyi dikkate almayan bir davranış yaptığımızda, korkuyu hissettiğimiz için itaat ettiğimizde bunlar da şiddettir. Öyleyse şiddet Tanrı adına bir katliam yapmak, bir toplum ya da ülke adına öldürmekten ibaret değildir. Şiddet bunlardan daha da çok kez ustaca, daha derindir ve bizler bunlarla şiddetin daha derin olanlarına başvururuz.

Benzer Sözler

Yeryüzünün bütün dinlerinde ‘orduların Tanrısı’nı, ‘kıskanç bir Tanrı’, ‘intikamcı bir Tanrı’, ‘yakıp yıkan bir Tanrı’, katliamdan zevk alan ve kullarının onun bu zevkine hizmet etmeyi görev bildikleri bir ‘Tanrı’ buluruz. ... İnsan ... sadece din adamlarının hayal ürünü hikâyelerinden tanıdığı tanrısının boyunduruğu karşısında eğilmek zorunda olduğuna inanır; o din adamları ki her mutsuz ölümlüyü önyargı zincirine bağladıktan sonra onun efendisi olarak kalırlar ya da onu tanrının yeryüzündeki temsilcisi olan –ve tanrılardan daha az korkunç olmayan– tiranların mutlak iktidarı karşısında savunmasız bırakırlar.

Bazıları sana özgür irade verdiğimi söylüyor. Ama aynı insanlar bana itaat etmezsen seni cehenneme göndereceğimi de söylüyor. Bu ne biçim özgür irade? Özsel olarak doğru olanı yapman için ille de korku mu gerekiyor? İyi olmak için tehdit edilmen mi gerekiyor?

Bunları ya gizli gizli, ya da herkesin gözleri önünde parçalamalı, boğmalı, gebertmeli kudurmuş köpekleri gebertir gibi… Eşeğe verilmesi gereken yem, yük ve kırbaçtır… Samana gömülmüşler. Tanrı'nın sözlerini duymuyorlar, sersemler, budalalar. Onun için bunlara tüfeğin sesini duyurmalı, onlar bundan anlarlar. İtaat etsinler diye köylüler için dua edelim. İtaat etmezlerse bunlara acımak yok. Silahları konuşturun, yoksa işin sonu kötüye varacak.

Evliliğin ardından, Meryem korkan bir kadının neleri sineye çekebileceğini çok iyi görüyordu. Ve kendisi korkuyordu. Erkeğin değişken mizacından, bir anda alevlenen öfkesinden, günlük, sıradan konuşmaları bile bir tartışmaya, bir er meydanına dönüştürme ısrarından ürkerek yaşıyordu; meseleyi bazen yumruklarla, tekme tokatlarla çözmeye kalkıp sonra da bulanık özürlerle geçiştirmesinden, bazen buna bile gerek görmemesinden korkuyordu.

Liste
Yükleniyor…