Bir daha asla düşmanımızın olmamasını sağlayacak bir fikrim var, tabii bununla ilgileniyorsanız. Kimse bununla ilgilenmiyor mu? Bu bir tür ilginç teori ve tek yapmamız gereken bunun için kararlı ve azimli bir hareket. Dünyadaki tüm düşmanlarımızdan bir seferde kurtulabiliriz. İşte yapacağımız şey: Nükleer silahlara ve savunmaya her yıl harcadığımız parayı biliyorsunuz, trilyon dolarlar. Bunun yerine, bu parayı dünyadaki fakirlerin beslenmesi ve giydirilmesi için harcarsak - ki aslında silahlanmaya harcadığımız para insanların ihtiyaç duyduklarından kat kat fazladır - tek bir insan bile bu hareketin dışında kalmaz... bir kişi bile... ve dış uzayı keşfetmek için yarışırdık, birlikte, barış içinde, sonsuza kadar.
- Henüz kategori yok.
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
-
Marsilya'nın Gözü İsmail Yüksek'te: Fenerbahçe Satışa …08.11.2025
-
Atletico Madrid, Metropolitano'da Levante'yi Ağırlıyor…08.11.2025
-
Sunderland - Arsenal Karşılaşması Öncesi Kapsamlı Bakı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Belki kastedilen şu son Ömür boyu süren bir tartışmayı perçinleyecek şey; Şiddetten hiçbir şey elde edilemeyeceği ve edilemediğidir.
Birbirimizin çocuklarını öldürerek bu dünyada nasıl barış içinde yaşayabileceğimizi öğrenemeyiz.
Benim ilk dileğim, insanlığın bu vebasının, savaşının yeryüzünden sürgün edildiğini görmektir.
"Barış istiyoruz" dediğimizde "Çıkarın ne?!" diye soranlar, öfkelenenler var. Bebekler kıyıya vurmasın diye barış istiyoruz.
Dünya bir kez daha tarihi bir yol ayrımında. İnsanlık için barış, gelişme ve ilerlemenin karşı konulamaz bir şekilde var olabiliriz. Güveni artıralım ve küresel tehditleri ve yaratıkları birlikte ele almalıyız ve insanlık için ortak bir gelecek ve herkes için daha iyi bir dünyaya sahip bir topluluk oluşturmak için birlikte çalışalım.
Öyle alçak bir kapıdır ki açlık, geçilmesi zorunlu oldu mu, insan ne denli büyükse, o kadar çok eğilir.
Hangi nedenle olursa olsun, insanların birbirlerini öldürmek zorunda oldukları dünyayı sevmiyorum ben.
Yanıtları aramak için yıldızlara bakabilirsin, Tanrıyı veya uzak gezegenlerde yaşamı aramak için, Ondan sonra bile inancını sürdür, Herbirimiz labirentin haritasını içimizde bulunduruyoruz, Ve cennet (mutluluk) burada yer yüzünde, Can bizleriz, Ortak vicdan. Acıyı ve ızdırabı biz yarattık, Ve bu dünyanın güzelliğini, Cennet (mutluluk) burada yeryüzünde, Bizim insanlığa olan inancımızda, Bizim bakışımız dünyaya ait olan için; Barışa, sevgiye ve anlamaya dair sarsılmaz inanışımız adına.
Ve şunu kastediyorum: özgürlük, yalnızca kişisel özgürlüğün dar anlamında değil, daha geniş anlamda, her bireyin potansiyelini sonuna kadar geliştirmek için ekonomik ve sosyal özgürlüğe sahip olması. Herkesin eşit değeri üzerine kurulu topluluğun anlamı budur. Kuzey Afrika çöllerinden Gazze'nin kenar mahallelerine, Afganistan'ın sıradağlarına kadar açlar, sefiller, mülksüzler, cahiller, yoksulluk ve sefalet içinde yaşayanlar: onlar da bizim davamız.
Yalnız kalmak ve sevilmediğini bilmek, bir insanın yaşayabileceği en büyük yoksulluktur.
Eğer onlar açsa onlara yiyecek veririz, eğer onlar çıplaksa onları giydiririz, eğer onlar hasta ise onları her gün ziyaret ederiz, eğer onlar evsizse onlara bir ev veririz.
Din, kültür, vatan, farklı siyasi ve ya ekonomik sistemler adına yapılan tüm kavgalara son vermeyi insanlara öğretmenin zamanı geldi. Savaşmak nafiledir. İntihardır.
Dünyadaki her yurttaşla, her yoksulla, her mazlumla bir aidiet ilişkisi kurabilecek kadar kendimi yonttum.
Siz bizi kentinize kabul etmezseniz yarın öbür gün kapınıza bir başçavuş dayanacak ve, "Vatan sağ olsun, başınız sağ olsun, evladınız gitti. Allah korusun." Böyle diyecek.
Savaşların olmadığı, halkların ve kültürel kimliklerin saygı gördüğü, gerçekten barışçı bir dünya kuramaz mıyız?
İnsanlık ilerlemeyecek, huzur bulmayacak; mutluluk, özgürlük ve barış yüzü görmeyecek etobur olduğu sürece.