Ben daima hafifçe gerçeküstü çalışmayı ve onu gerçekçi bir tarzda sunmayı sevdim.
- Henüz kategori yok.
-
LaLiga'da Kritik Randevu: Sevilla ve Osasuna Düşüşü Du…08.11.2025
-
Hull City Zirve Takibinde: Art arda Gelen Galibiyetler…08.11.2025
-
Rochester Adams, Stoney Creek'i Yenerek Bölge Şampiyon…08.11.2025
-
Kompany'nin Rekor Peşindeki Bayern Münih'i Union Berli…08.11.2025
-
Ankara'da Elektrik Kesintileri: Başkent EDAŞ'tan Şebek…08.11.2025
-
Hoffenheim-RB Leipzig Karşılaşması: 'Unbeliebtico' İdd…08.11.2025
-
Yorgun Borussia Dortmund'a Karşı HSV: Fikstür Avantajı…08.11.2025
-
Kastamonu'da Kayıp Anne ve Oğul İçin Kapsamlı Arama: A…08.11.2025
-
Kocaelispor - Galatasaray Rekabetinde Sarı-Kırmızılıla…08.11.2025
-
Kompany Liderliğindeki Bayern, Union Berlin Deplasmanı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Sanırım, bu breakdance olaylarını ilk önce Jackie Chan yapmış. Ben filmlerini izliyorum da, yani bu breakdance hareketlerinin hepsi Kung Fu'da var.
Perde büyülü bir dünyadır. Öyle bir gücü vardır ki, duyguları başka hiçbir sanat formunun yanına bile yaklaşamayacağı bir şekilde ortaya çıkarır.
Sinema benim için bir düştür. Estetizmin çeşitli öğeleriyle, ayık olarak gördüğüm bir düş.
Sinemada hileleri ve yeniden kurmaları sevmiyorum. Çünkü geçmiş yeniden kurulamaz. Benim için önemli olan bugün yaşanılan hayat içerisinde eskiye benzeyenleri bulup çıkarmak ve onlarla geçmiş arasında bağlantı kurmaktır.
Sinemada her zaman aklım kaldı. Ama bu sektörde kadın yönetmenin varolması çok zor. Bugün bakarsanız kaç tane kadın yönetmen var? Sinema o kadar kolay değil; kaç tane şirket, kadın yönetmenine güvenip yatırım yapıyor?
Bir yazarın kaleme, bir ressamın fırçaya, ama bir film yapımcının bir orduya ihtiyacı vardır.
Eğer cami ve kilise yaşamın bir evresinde terk edilmişse, sinema pekâlâ bir meditasyon mekânı olabilir. Birinin secde ettiği, ötekinin diz çöktüğü bir tapınakta olduğu gibi, burada da insan yanındakinin nerelere daldığını bilemez.
Sinemayı çok önemli bir iletişim aracı olarak görüyorum. Hayatı anlatıyor. Okulda bir yılda zor verilen eğitimi 2 saatte sinema karşısında verebiliyorsun ve daha çok etkileyebiliyor.
Tarih dediğiniz hadise, sadece geçmişte yaşananlar değil. Biz aslında sadece tarihi film çekmiyoruz. O tarihi film içerisinde, günümüz insanına çok önemli mesajlar veriyoruz.
Sinema sanat olsun ya da olmasın umursamadı. Elbette, içinde bulduğumuz mizahı ve şiiri sevdik.
Ben kendime tarz oluşturmak için özel bir şey yapmadım, bir mücadele vermedim. Ben cazı keşfetmeye çalışmıyorum. Bu Amerika'yı yeniden keşfetmek gibi bir şey olur. Benim çocukluğumdan bugüne kadar dinlediğim müzik tarzı zaten çaldığım müzik tarzıydı ve bu müzikler insanın beynine, hücrelerine gire gire başka bir şey düşünemez oluyor müzikte de. Yani hissettiklerin formunda bir şeyler çalmak istiyorsun.
Müzik bize hiçbir şey vermedi, bir milyon borçtan gayrı. Ama vereceğine de söz vermemişti ki...
İnsanlar filmlerimdeki amaçlarımın neler olduğunu sorar. Bu zor ve tehlikeli bir sorudur ve ben genellikle kaçamak yanıtlar veririm: İnsanın içinde bulunduğu durumlarla ilgili gerçekleri, gördüğüm gibi söylemeye çalışıyorum.