siyaset

Kapitalizmin çözümlenmeyi bekleyen dev bir çelişkiler yumağı içine düşüp yolunu yordamını şaşırdığını söylemek abartılı olmaz. “Pazar her şeyi kendi başına düzenler” gibi çocukça bir inançla insanlığın sorunlarının hiçbiri çözülemez. Bu yüzden kaçınılmaz olarak, yeni toplumsal ilişkiler kuracak ve biçimlendirecek olan yeni toplumsal güçler eyleme geçecektir. Ya kapitalizm insanlığı yerle bir edecek, ya da insanlık kapitalizmi aşacaktır. Sonuncusu daha olası ve reeldir, çünkü halklar yaşamak istiyor. Tüm zorluklara ve tehlikelere, şu andaki kötü duruma rağmen iyimserim: Gelecek sosyalizmindir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bilhassa Filistin davası ile Orta Doğu'da özgürlük ve barış sağlanması için çok mücadele ediyor. O yüzden Müslüman halklar kendisini hem çok iyi tanıyor hem de çok seviyor. İktidarı süresince adeta yeni bir Türkiye inşa etti. Türk halkının hayat kalitesini yükseltti. Ayrıca alt-üst yapı, sağlık hizmetleri ve eğitim alanlarında büyük yatırımları oldu. Asyalı bir siyasetçi olarak, 24 Haziran seçimlerinde Orta Doğu'da, Filistin'de ve hatta dünyada adalet için mücadele eden Erdoğan'ı destekliyorum. Çünkü Erdoğan, adalet için mücadele eden bir lider.

Kürt sorununun anası ne, diye soranlara net bir cevabım var benim. Kürt milliyetçiliği. Bu kavramı açınca karşısına mutlaka Türk milliyetçiliğini de oturtmak gerekiyor. Ancak çoğu aydının iddia ettiği gibi Kürt milliyetçiliği Türk milliyetçiliğinin sonucu değil. Belki karşıtı olabilir. Kürt milliyetçiliği modernitenin sonucu. Yani Türk milliyetçiliği olmasa da modernite tüm unsurlarıyla bölgeye ulaştığında Kürt milliyetçiliği doğacaktı. Türk milliyetçiliği olsa da olmasa da kendine bir “öteki” yaratıp varlığını sürdürecekti. Türk milliyetçiliğini bakıp büyütenin kim olduğunu biliyoruz; devlet. Peki, Kürt milliyetçiliğini bakıp büyüten kim; tabii ki PKK.

Demek ki biz uzayda, başka bir gezegende yaşıyormuşuz. Türkiye’nin ve toplumun hiçbir şeyini bilmiyormuşuz! Demek ki insanlar durumdan, gidişten memnunmuş. Seçim günü uzay gemisinden paraşütle, hiç bilmediğimiz bir ülkeye indik. Burasının Türkiye olduğunu öğrendik. Ülkenin gerçeklerini, nasıl böyle yanıldığımızı da yakında inşallah öğrenmeye başlayacağız!

Emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili durum varsa bu, Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Yaşar Okuyan'ın bir hediyesi. Bunu da düzeltmek AK Parti iktidarına düştü. Bu konuda herkes farklı yorumlar yaptığı takdirde çeşitli umutlar, değişik beklentiler ortaya çıkabilir. Kamuoyunda ortaya çıkan beklentilerin tamamının karşılanması mümkün değil. Beklentiler kabul görmeye başladığı anda istenilen olmadığı takdirde büyük bir umutsuzluğa düşme, hayal kırıklığı durumu ortaya çıkabilir. Vedat Bilgin hocamızın açıklamalarından başka hiçbir açıklamayı dikkate almayın.

El Halil'de Araplara ateş eden Yahudilerin görüntülerinden bir Yahudi olarak utanç duyuyorum. Tanık olduğumuz için pogrom tanımından başka bir şey bulamıyorum. Biz ki, katliamın ne olduğunu bilen bir ulusun çocuklarıyız. Bunu söylemeden önce çok düşündüm ama bu olan başka türlü tanımlanamaz.

Liste
Yükleniyor…