Ahlak Felsefesi

Merhamet bir erdemdir" diye düşünebilirsiniz. Evet, bir erdemdir, ancak tek boyutlu her erdem derhal bir ahlaksızlığa dönüşür, çünkü gerçek erdem bir dizi erdemin iç içe geçmesi ve sosyal olarak ifade edilebilecek işlevsel bir kimlikle bütünleşmesidir. Eğer merhametin yöneldiği varlık sizseniz, merhamet harika olabilir. Ancak merhamet dünyayı ağlayan çocuklar ve yırtıcı yılanlar olarak ikiye bölme eğilimindedir. Yani eğer ağlayan bir çocuksanız, ne âlâ. Ancak yırtıcı yılanlardan biri olarak tanımlanırsanız, dışarı baksanız iyi olur. Şefkat, yolunuza çıktığınız için sizi yerken anne boz ayının yavruları için hissettiği şeydir.

Diğer her şey için geçerli olan mizaç için de geçerlidir. Etkilerine göre iyi veya kötü olarak nitelendirilirler; etkilerine bağlı olarak toplumun mutluluğunu artırır veya azaltırlar. Bir insanın mizacı iki bakış açısından değerlendirilebilir: Ya kendi mutluluğu ya da diğerlerinin mutluluğu üzerindeki etkilerine göre. Bu iki açıdan bakıldığında ya da iki açıdan herhangi biri seçildiğinde ya iyi olarak nitelenir ya kötü ya da apaçık durumlarda bozuk.

Herhangi bir eylemde görülebileceği gibi mizacın doğası iki duruma bağlıdır: 1. Eyleme ilişkin açık eğilim. 2. Bunu doğuran güdünün doğası. Bu bağlılık, güdünün doğası gereği farklı kurallara tabidir. Bunlar belirlendiğinde sanırım gerçekleştirilecek eyleme ilişkin açık eğilim, çoğunlukla olduğu gibi, gerçek eğilimle aynı olacaktır.

Liste
Yükleniyor…