#zaman

Adımın ne olduğu önemli de ğil. Nereli olduğum da. Gerçekte ne adım var, ne cinsiyetim; ne yaşım, ne de doğum yerim. Erkek ya da kadın, çocuk ya da yaşlı, dün ya da yarın, Kuzey ya da Güney... İki cins, üç zaman, dört mevsim, dört yön... İçimde birleşir kaynaşırlar.

Acıdan kaçarsanız coşku şansını da yitirirsiniz. Zevk alabilirsiniz, hatta zevkin türlü çeşidini alabilirsiniz, ama doyamazsınız. Eve dönmenin ne olduğunu bilemezsiniz. Doyum, zamanın bir işlevidir. Zevk arayışı döngüseldir, yinelenir, zamandışıdır.

Neyse ki akış, dünyada kodlanabilen tek şeydir de. Unutmayalım ki, fikirler akışlardır: Herakleitos “aynı nehre bir kez daha giremeyiz” demesinin ardından ekliyordu: “Üstümüze başka başka sular geldikçe, hem biziz, hem değiliz.” Sorunun bir zaman sorunu olmasından çok, bir akış sorunu olduğu besbellidir. Yine unutmayalım ki, arzular akışlardır; davranışlar akışlardır; zaman ve olaylar akıp geçerler.

Liste
Yükleniyor…