Tarihten öğrenebileceğimiz tek şey, insanların asla tarihten hiçbir şey öğrenemeyeceğidir.
- Henüz kategori yok.
-
Tarım ve Orman Bakanlığı'ndan Gıda Hilesi İfşası: Sucu…12.11.2025
-
Lamine Yamal Sakatlığı İspanya-Türkiye Maçı Öncesi Gün…12.11.2025
-
Kademeli Emeklilik Beklentileri ve 1999 Öncesi Sigorta…12.11.2025
-
Marvel Evreni Genişliyor: Disney+ ve Gelecek Projeler …12.11.2025
-
Sony, PS5 Masaüstü Deneyimi İçin Özel Monitörünü Tanıt…12.11.2025
-
Marriott Ortaklığının Sona Ermesiyle Sonder İflas Etti…12.11.2025
-
ABD ve Avrupa Borsaları Yapay Zeka ve Hükümet Kapanışı…12.11.2025
-
Emekli Albay Orkun Özeller İlk Duruşmada Tahliye Edild…12.11.2025
-
Melisa Döngel'den Gündem Yaratacak Açıklamalar: Çok Sa…12.11.2025
-
Bankacılık Sektöründe Mevduatlar Yükselişini Sürdürürk…12.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#tarih
Modern diktatörlerin en küçükleri bile, Arap halifelerinin, Pers şahlarının ve Türk sultanlarının en büyüğünden daha güçlü bir denetime sahiptir.
Yüzyılın ilk yarısında bir Yahudi devleti olsaydı Holokost olmazdı. Ve eğer Holokost'tan sonra bir Yahudi devleti kurulmasaydı, Yahudilerin geleceği de olmayacaktı. İsrail Devleti yalnızca bin yıllık Yahudilerin kurtuluş umutları değildir; aynı zamanda Yahudilerin hayatta kalmasını sağlayacak tek araçtır.
Yahudi halkının alçak soykırımcı düşmanlar karşısında pasif kaldığı günler artık geride kaldı! Artık ulusların arasına dağılmış, kendimizi savunamayacak kadar güçsüz değiliz. Kadim evimizde egemenliğimizi yeniden tesis ettik. Ve evimizi savunan askerlerin sınırsız cesareti var. 100 nesildir ilk kez biz Yahudi halkı olarak kendimizi savunabiliyoruz. Bu nedenle İsrail'in bir başbakanı olarak size bir şeyin daha sözünü verebilirim; İsrail tek başına kalsa bile İsrail ayakta kalacaktır! Ama İsrail'in yalnız olmadığını biliyorum. Amerika'nın İsrail'in yanında olduğunu biliyorum. İsrail'in de sizin yanında olduğunuzu bilin. İsrail'in yanındasınız; çünkü İsrail'in hikayesinin sadece Yahudi halkının değil, aynı zamanda tarihin dehşetine yenik düşmeyi tekrar tekrar reddeden insan ruhunun hikayesi olduğunu biliyorsunuz. Musa; halkımızı kölelikten, Vadedilmiş Toprakların kapılarına götürdü. Ve İsrail halkı, İsrail topraklarına girmeden önce Musa bize binlerce yıldır kararlılığımızı güçlendiren bir mesaj verdi.
Hitler Yahudileri yok etmek değil sürgün etmek istemişti. Filistin Müftüsü Hacı Emin Hüseyni Berlin'e giderek ona, 'Yahudileri sürgün edersen hepsi buraya (Filistin'e) gelir' dedi. Hitler, 'Peki ne yapayım onlara?' diye sordu. Hüseyni 'Onları yak' dedi.
İsrail her zaman kendini savunma hakkını saklı tutar! Yahudiye (Ramallah) ve Samiriye'de Yahudi halkı yabancı, işgalci değildir. Biz Hindistan'daki İngilizler gibi değiliz. Biz Kongo'daki Belçikalılar gibi değiliz. Burası atalarımızın ülkesi, İbrahim'in tek Tanrı fikrini getirdiği, Davut'un Golyat'la yüzleşmek için yola çıktığı ve İşaya'nın sonsuz barış vizyonunu gördüğü İsrail Ülkesi. Tarihin hiçbir çarpıtması, bunu inkar edemez.
Küresel antisemitizmin yenilendiği ve yayıldığı gerçektir. Eğer antisemitizmin II. Dünya Savaşı ve Holokost’tan sonra bittiği düşünüldüyse bile, şimdi bunun sadece bir mola olduğu aşikardır.
Bugün faşizm bir partidir, bir ordudur, bir korporasyondur, Bunlar kafi değil, daha fazla bir şeyler olmak, bir hayat tarzı olmak lâzımdır. Farklı karakterdeki Latinlik İtalyanları, Rönesans İtalyanları gibi, Faşizm İtalyanları vücut bulmalıdır; bir hayat tarzı yaratarak, kendimizi günlük haber sayfalarına değil, fakat tarihin sayfalarına kaydedebileceğiz. Bu hayat tarzı nedir? Bu tarz her şeyden önce cesarettir, tehlikelere korkmadan atılma aşkıdır, nihayet mide şişirmekten iğrenmedir.
Avrupa coğrafi değil kültürel bir kıtadır. Ona ortak bir kimlik veren kültürüdür. Bu kıtanın oluşmasına yol açan kökenler, Hıristiyanlığın kökenleridir. Bu tarihin basit bir olgusudur. Böylesine yadsınamaz bir olguya karşı direnişlerin ortaya çıkmasını anlamakta zorlanıyorum. Eğer bunun çok uzak bir geçmişe ait kültür olduğunu iddia ediyorsanız, Avrupa’nın İkinci Dünya Savaşı sonrası yeniden doğuşunun Schuman, Adenauer, De Gaulle, De Gasperi gibi Hıristiyan köklere sahip insanlar tarafından gerçekleştirildiğini söylemek isterim. Ateist veya Hıristiyan karşıtı totalitarizmlerin yol açtığı yıkımlarla mücadele ettiler. Bu gerçeği gizlemek çok garip ve tehlikelidir.
Sokrat’a baldıran otu zehri içirenleri değil, onun düşüncelerini hatırlıyoruz. Yakılan, hapse tıkılan Giordano Bruno’ları, Galileo’ları, Seyid Nesimi’leri biliyoruz hepimiz, dönemin krallarını, iktidarlarını değil.
Kurban kesmek sadece müslümanlıkta değil pagan dinlerinde de var. Belki de genlerimize işlemiş bu durum.
Bu insanlar, dünyadaki herhangi bir insan arasında kin, nefret veya intikam arzusundan en yoksun olanlardır.
Ve insanlığın tüm sonsuz evreni içinde, bu insanlar, yerli efendilerine ve hizmet ettikleri İspanyol Hıristiyanlara karşı en saf, en kötülük ve ikiyüzlülükten en uzak, en itaatkar ve sadık olanlardır.
Savaşlar ve cinayetler sona erdikten sonra, genellikle hayatta kalan sadece bazı erkek çocuklar, bazı kadınlar ve çocuklar varken, bu hayatta kalanlar köle olmak üzere Hıristiyanlar arasında dağıtıldı.
Aradan geçen kırk yılda, Hıristiyanların cehennemi eylemleriyle on iki milyondan fazla erkek, kadın ve çocuğun haksız yere katledildiğini çok kesin ve doğru bir şekilde tahmin edebiliriz. Doğrusu, öldürülenlerin sayısının elli milyona yakın olduğuna kendimi kandırmaya çalışmadan inanıyorum.
San Juan civarındaki otuzdan fazla başka adanın büyük bölümü ve aynı nedenden dolayı nüfus boşaltıldı ve arazi harap oldu.
Ve tüm Hint Adaları'ndaki Kızılderililer, İspanyol Hıristiyanlara karşı hiçbir eylemde bulunmadılar, ta ki bu Hıristiyanlar ilk kez ve birçok kez onlara veya komşu uluslara karşı sayısız acımasız saldırılar gerçekleştirene kadar.
Ben yaşanmış her şeyi seviyorum, birileri tarafından yaşanmış, paylaşılmış her şeyi seviyorum. Düşünülenin aksine ben tarih sevmiyorum, geleneği seviyorum. Tarih ölür, gelenek yaşar.