#sorumluluk

Ben geldiğimde Türkiye sporda başarıya aç, 20 yıldır olimpiyatta altın madalya bekleyen bir ülkeydi. Üzerime ağır bir yük binmişti. Türk sporunun o dönemde öncüsü ve lokomotifi olduğuma inanıyorum. Bunda şüphesiz merhum Özal'ın da büyük katkısı oldu. İlk kez ödül yönetmeliğini çıkarttı, başarılı sporcuları korumaya aldı.

Mutluluk başkaları mutsuzken yalnızlıkla olmaz, toplulukla olur. Aç insanlar olduğunu bilirken, lokmalarım rahatlıkla boğazımdan geçmiyor; soğukta titreşenler varken, odamdaki sobamda ısınamıyorum. Bu İsa'ca bir duygu ve duygusallık değildir. Bu bilinçli, akılcı bir davranıştır. Yemeğimi rahat yemek istiyorum, rahat ısınmak, rahat uyumak istiyorum; bu benim hakkım değil mi? İşte ben bu hakkı istiyorum.

Size anılarımı işte bunun için anlattım. Beni yaşamım toplumcu yapmıştır. Sınıf değiştirerek kendi paçamı kurtarup rahata kavuşmak elimde değil. İnsanlar koyun değil ki... Hiçbir insan yalnız kendi bacağından asılmaz. Her insanla biraz da biz asılırız, her açla açız. Her tutukluyla tutukluyuz.

Anlattığım olaylar beni toplumuma borçlu, sorumlu, yükümlü yapmıştır. Bu yüzden toplumcu olmuşumdur. Benim toplumculuğum vazgeçilmez bir borç ödeme çabasıdır. Anneme olan borcum, Galip amcama olan borcum, Rıfkı beye olan borcum, bütün yardımını gördüklerime olan borcum. Maddi ve manevi varlığımın bütün hücreleriyle topluma borçluyum.

Öyle bir medeniyetin mirasçılarıyız ki manevi temeller üzerinde yükseltip hak ve adalet anlayışımızla bina ettiğimiz insanlık kubbesi, asırlar boyu tüm dünyada mazlumların umudu ve sığınağı olmuştur. Dün böyleydi, bugün yine böyledir. Şimdi bize düşen bu mirası varislerimize ulaştırmaktır.

Şapkamızı da alıp gitmedik. Milletin verdiği emaneti başımızın üstünde, çok aziz bir hatıra olarak tuttuk. Başımızın üstünde taşıdık. ‘Asla yere düşürmeyeceğiz’ dedik. Dik durduk ve eğilmedik. Askeri bürokrasiye o gün gereken cevabı verdik.

Her birey benzersizdir ve hayatına anlam verilmesi için geliştirmesi gereken bu benzersizliğidir. “ben” en yüksek değerdir. bireyin kendisi dışında hiçbir şeye sorumluluğu yoktur. özgürlüğümüzü kısıtlayan herşey kötüdür ve yıkılmalıdır. bu yüzden devlet, yasa, ahlaki değer ve ödev gerçekte var olmayan gereksiz soyutlamalardır.

Liste
Yükleniyor…