#ölüm

Hekimler niçin bana kıydınız?!

Yarın seni mezara taşıyacaklar; ve çok yakında kardeşlerin, diğer halklar, ardından gelecek. İşte o zaman insan alemi gömülmüş olacaktır.

Birdenbire kendini o kadar yaşlı hissetti ki şimdi ölüm karşısına çıkacak olsa şunu bile diyemecekti: Sevgili ölüm henüz yaşamadım.

Sevgili ölüm, henüz yaşamadım.

Bir insan ne zaman ölü sayılır?

Eğer ölüm fikrinden kurtulmak isterseniz, kendinizi bu tarafta yaşam olduğu düşüncesinden kurtarmalısınız. Yaşam ve ölüm birdir.

Zenginlik bayağı bir amaçtı; ama hastalıkları insan bedeninden uzaklaştırabilmenin ve insanı acımasız bir ölüm dışında her şeye karşı dayanıklı kılabilmenin şanı kim bilir ne büyük olurdu..

Tüm düşünce ve duyguları silkeleyip atmayı arzuladığım oldu, fakat öğrendim ki acı hissini yenmenin tek bir yolu vardır ve o da ölümdür..

Ölmekten korkmuyorum.

Et, yiyene göre yaşamı tatmak, vejetaryene göre ölümü tatmaktır.

Hadi oradan. Son sözler yeterince doğru söz söylememiş aptallar içindir.

Bir insanın uğruna öleceği bir şeyi yoksa, yaşamaya da hakkı yoktur.

Filmler ve gramofon kayıtları, müzikler, kitaplar ve binalar, bir insanın ölümünden sonra, hissetsek de hissetmesek de, isimlerini bilsek de bilmesek de, yaşamının ve çalışmasının ne kadar güçlü bir şekilde devam ettiğini açıkça göstermektedir. Bize göre ölüm diye bir şey yoktur!

Delilik değil midir, sorarım size ölüm korkusundan ölmek?

Herkes, ölmek zorunda olmamız ne fena, deyip duruyor. Yaşamak zorunda kalmış insanların ağzından çıktığı düşünülürse, ne tuhaf bir şikayet.

Hoşçakal de Pat, hoşçakal de Jack ve kendine hoşçakal de, çünkü hoş bir adamsın.

Belki ölüm sadece ölümdür.

Acı hakkında onun zıddının öğrettiklerini bilirim, tıpkı ölüm hakkında sahip olduğum azıcık bilgiyi hayattan edinmem gibi.

Kurşuna dizilenlerin yığıldıklarını, diz üstü çöktüklerini fark ettin mi? İplere rağmen gevşediklerinden, olan olduktan sonra bayılıyormuşçasına bükülürler. Benim gibi yaparlar. Ölümlerine tapınırlar.

Uçakta senin yanındayken, tehlikeden korkmuyorum artık. İnsan tek başına ölür ancak.

Er ya da geç öleceğim, ama emekli olmayacağım.

Şunu asla aklından çıkarma, ister üç bin yıl yaşa, ister otuz bin yıl, şu anda sahip olduğundan başka bir yaşamı yitiremezsin ve mevcut yaşamın sona erdikten sonra yeni bir yaşama da sahip olamazsın.

Ölümden değil, bir türlü hayata başlayamamaktan kork.

İnsanlara duyduğumuz sevgi, onlar öldüğü için değil, biz öldüğümüz için azalır.