- Henüz kategori yok.
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
-
Marsilya'nın Gözü İsmail Yüksek'te: Fenerbahçe Satışa …08.11.2025
-
Atletico Madrid, Metropolitano'da Levante'yi Ağırlıyor…08.11.2025
-
Sunderland - Arsenal Karşılaşması Öncesi Kapsamlı Bakı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#mekan
Adımın ne olduğu önemli de ğil. Nereli olduğum da. Gerçekte ne adım var, ne cinsiyetim; ne yaşım, ne de doğum yerim. Erkek ya da kadın, çocuk ya da yaşlı, dün ya da yarın, Kuzey ya da Güney... İki cins, üç zaman, dört mevsim, dört yön... İçimde birleşir kaynaşırlar.
Bazen olmaz. Hayat istediğini sunmaz, sunsa da uymaz. Ya zaman yanlıştır; ya mekan. Belki de insan.
Benlik kendini mekandan kurtardı, zamandan da kurtarabilirse eğer insan kendini sınırlayan canlılığın dışında başka türlü canlı kalmış olur.
Şehrin dışına çıkmak kendi kendinden kurtulmak gibi bir şey. Hatıralarımız, aşklarımız, dostluklarımız, hıyanetlerimiz hep şehrin içinde kaldı.
Küçük bir teneke kutu içinde dolaşmak, insanı ve mekanın atmosferini daha önce hiç yaşamadığım şekilde izole ediyor.
Unutma Jonathan, cennet bir zaman dilimi ya da bir mekan parçası değildir, çünkü zaman ve mekan kavramları anlamsızdır.
Dünyanın gözü önünde, ağaç dallarının zamanda ve mekânda açılıp yayılması gibidir sanatçının yapıtı.
Kuşaklar, inançlar, halklar değişse de kutsal mekânlar sürekliliğini korur. Çünkü inanmak ihtiyacı ve kutsallık özlemi, genetik bir kod gibi insanların içindedir.
Eskiden bildiğimiz yerler, kendilerini kolaylık olsun diye yerleştirdiğimiz mekanlar alemine ait değillerdir sadece. O zamanlarki hayatımızı oluşturan, birbirine bitişik izlenimlerin ince bir dilimidirler; belirli bir görütünün hatırası, belirli bir anın özleminden ibarettir; ve evler, yollar, caddeler de, heyhat, seneler gibi ucup giderler.
Burada ilerlemeden ilerlemeye koşturma telaşı yoktur, yıllar geçsede her şey hep aynıdır.
Delikanlı adam doğru zamanda doğru yerde olmaz kardeşim. Sıkıyorsa yanlış zamanda doğru yerde ol bakalım. Hele bir de doğru zamanda yanlış yerde...
Bir muhasebe defterinin sayfaları gibi düzgün çizilmiş büyük gri pencerelerden içeri günışığı girmezdi, ama dükkân yine de gölge düşürmeyen, hiçbir şeyi belirginleştirmeyen, tatsız, ne olduğu belirsiz gri bir ışıkla dolu olurdu.
Boş ihmal edilmiş odalar onu onamıyor, eşyalar, duvarlar ona sessiz bir eleştiriyle bakıyorlardı.