- Henüz kategori yok.
-
Gelin Evi'nde 150 Bin TL'lik Büyük Ödül Sahibini Buldu…10.11.2025
-
Güntekin Onay'ı Hedef Alan Şüpheli, BeIN Sports Binası…10.11.2025
-
Cemre Baysel'in Aşk Hayatında Yeni Gelişme: Blok3 Sonr…10.11.2025
-
10 Kasım 2025 Pazartesi Tüm Kanalların Yayın Akışı: Sh…10.11.2025
-
ATV Canlı Yayın Rehberi: Frekanslar, Dijital Platforml…10.11.2025
-
Elle Fanning Başrollü 'Predator: Badlands' Gişede Seri…10.11.2025
-
Müge Anlı ile Tatlı Sert Yeni Sezonunda Şüpheli Ölüm v…10.11.2025
-
Tera Yatırım Teknoloji (TEHOL) 2025/9 Döneminde Net Kâ…10.11.2025
-
EPDK'dan Ekim Ayında Enerji Piyasalarında Yoğun Lisans…10.11.2025
-
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün 87. Ölüm Yıldönümün…10.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#kimlik
Kendinizi Hint ya da Müslüman ya da bir Hıristiyan ya da başkaca birisi olarak adlandırdığınızda şiddete düşüyorsunuz. Neden bunun bir şiddet olduğunu görebiliyor musun? Çünkü bu şekilde kendini, insanlığın kalan kısmından ayrı tanımlıyorsun. Kendini inanç ile, ulus ile, gelenek ile ayırdığında, bu ayrım şiddeti doğuruyor. Öyleyse şiddeti anlamayı arzu eden bir kişi herhangi bir ülkeye, herhangi bir dine, herhangi bir politik partiye ya da bir grupsal sisteme ait değildir; o kişi insanlığın tümünü anlamanın peşindedir.
İnsanlar beni bildiklerini ifade ettiler mi, artık serbest hareket edemem ben. Bunun farkındayım.
Başkaları tarafından ifade edilen kendi düşüncelerimizi duymak bizi rahatsız edebilir: onların kişiliğinden yeterince emin değiliz.
Bir stile uygun giyinmek, manifesto yayınlamaya benzer; modaya uygun giyinmekse, dilekçe yazmaya.
Çoğu insan benim soyadımla ayakta kaldığımı düşünmüştü. Albüme soyadımı vermeyip sadece "janet."ı kullanmam, benim onlarsız da ayakta kalabileceğimi göstermekti.
Her sabah uyandığımda hayata karışmak için özel bir çaba sarf ediyorum. Yüzüme taktığım maske mi gerçek, yoksa altında saklı olan ve benim “ben” demekten çekinmediğim varlık mı? Her şey sahte, gerçekten nasıl güldüğümü bile hatırlamıyorum. Yüzüm, gülüşüm, bakışlarım önceden tasarlanmış, dış dünyadan korunmak için bir kabuk gibi kullanıyorum onları. Sesime bile dayanmam mümkün değil.
Sanat, medeniyetin göstergesidir. Bizim Türk-İslam sanatlarımız, hat, tezhip, ebru ve benzeri sanatlarımız, İslam medeniyetinin ortaya çıkardığı sanat dallarıdır. Peki şimdi İslam medeniyeti var mı? İnkar etmişiz çünkü biz, 'Evet, Müslümanız ama Batı medeniyetindeniz' demişiz. Ben, bunu demiyor ve kabul etmiyorum. Katiyen de kabul etmedim çünkü ben Batı'yı medeni kabul etmiyorum. Menfaatine düşkün, iki yüzlü ve eli kanlı bir güruh olarak kabul ediyorum çünkü Batı'nın bu vasıflarını hala dünyada yaşıyoruz. Dolayısıyla İslam medeniyetini inkar etmişiz. Yalnız Osmanlı ve Türk milleti olarak değil, ümmet olarak inkar etmişiz, ardından da İslam sanatları demişiz, bu bir komedi... Böyle bir şey olabilir mi? Medeniyeti yok, fakat sanatı var. O halde bunları bir temele oturtmak lazım.
Ne gecem belli artık ne de gündüzüm, Kendi yüzümden başka yüzler taşımaya başladım. Bir çınarın eskimeyen yüzüne asılı kalsın yüzüm.
Bir dost eli miyim, Yoksa bir düşman eli miyim, Bilmiyorsunuz insanları sevdiğimi, Söyleyin ben deli miyim.
Yormayın beni, Beni bana sormayın, Ben yalnızlığın yeni adı. Ölüm tarihim yok benim.