#kadınlar

Kadınlarla dövüşmem, sevişirim.

Günahkârım, günahkâr bir enstrümanım. Zengin değilim, hatunlara dağıttım. İki motosikletim, bir minibüsüm var. Tüm mal varlığım bu. Beş evim vardı, çocuklarımın hepsine dağıttım. Mezarımı hazırladım, Karşıyaka Mezarlığı’nda yer aldım. Mevlana, “Yaşarken ölün” diyor. Ben yaşarken çok öldüm. Bende çok hatunun emeği var. Ahı olanlar da var mutlaka...

Kadınları gizemleri, neşe ve derinlikleriyle tanımak daima harikadır. Bir kadını güldürebilirseniz Tanrı'nın yeryüzündeki en güzel eserini görürsünüz.

Erkekler kadınların duygularından anlamazlar. Anlayamazlar. Bencildirler.

Bu ödülü benden önce sahip olduğum kadınlara, hayatta kalanlara, öncülere ve dışlanmışlara hiç sahip olmayan tüm kadınlara adamak istiyorum.

Kadın kısmı her zaman bekler, bir yaşa kadar umutla, ondan sonra umutsuzca bekler.

Birçok kişi bana fahişe der. Ben bunu bir kompliman olarak kabul ederim. Birçok kadının sadece rüyasında göreceği erkeklerle birlikte oldum.

Bekar erkekler kadınlar hakkında evli erkeklerden daha çok şey bilirler. Eğer bilmeselerdi onlar da evlenmiş olurdu.

Kadını tanıdığını söyleyen erkek, çok şey kaçırıyordur.

Birkaç gitar akoru dışında hayatımda değerli olduğunu öğrendiğim her şeyi kadınlardan öğrendim.

Eğer bana üç kişiyi çalımlayıp 35 metreden Liverpool'a nefis bir gol atıp tribünleri ayağa kaldırmak mı, yoksa dünya güzelini yatağa atmak mı diye sorsanız karar vermesi çok zor olurdu. Şanslı biri olarak her ikisini de yaptım. Ama birini 50 bin kişinin gözleri önünde.

1969 yılında içkiyi ve kadınları bırakmaya karar verdim. Bu hayatımın en kötü 20 dakikasıydı.

Yedi tane Dünya Güzeli ile birlikte olduğumu söylüyorlar… Bu yanlış; sadece dört tanesiyle birlikte oldum. Üçünü reddettim.

Doktora yapmam gerekiyor. kadınlar konusunda. Ama gerçek şu ki, sık sık başarısız oldum. Kadınları çok severim; Onlara hayranım. Ama tüm erkekler gibi ben de onları anlamıyorum.

Ege’de, Marmara’da, Kürdistan’da bütün Kürdistan şehirlerinde ve Türkiye’de biz istedik ki annelerimize, bacılarımıza, yoldaşlarımıza ulaşalım.

Kadınların, toplam on dakika sürmüş bir olayı bir saatte anlatma yeteneklerine öteden beri hayran olmuşumdur.

Kıskanç değilim ama dişiler yalan söyler.

Tam bir köpek… Ne içi ne dışı çekici. Eski kocasının onu neden terk ettiğini anlıyorum. İyi bir karar vermiş.

Kadınlar genellikle ağırbaşlı erkeklere karşı iffetli görünürler, ama çapkınlara karşı değil.

Her halükarda, İsa'nın zamansal ıstırapları tüm insan ırkının acıları ile nasıl kıyaslanabilir? İsa doğum acısını yaşar mıydı? İşgücüne giden milyarlarca kadın, daha fazla hayat veriyor, değerin çarmıhta bir kaç saat kendi kendine emdiği kanamadan çok daha fazla besleniyor.

Her kız güzeldir sadece aynalar kızların ne kadar güzel olduğunu gösteremiyor.

En iyi ulusların her zaman kadınlar için en fazla özgürlüğü kabul eden insanlar olduğu bilinmektedir.

Bir ülkenin uygarlık derecesini kadınlarının sosyal ve politik durumuna göre değerlendirebilir.

Neden kadınlara üçüncü cinsiyetten talep edecekleri bağımsızlığı vermeyi reddiyorlar?