#kader

Attığın her adımda, uğruna yola çıktığın her davanın sonunda ne olabileceğini düşünmeden ilerlemeye devam etmelisin. Yalnız olması gerekenler oluyor ve olacak. Olmadıysa da henüz, olacaktır nasılsa…

Şeytanî güçler çok kuvvetlidir. Bu güçler ölümsüzdür ve bugün de varlığını sürdürmektedir. Masal doğru. Şeytan diye bir şey var, Tanrı da var. Ve biz insanlar için kaderimiz, hangisini izlemeye karar verdiğimize bağlı.

Bir şey olacaksa, olacaktır. Herhangi bir şey, ortaya çıkarken bir başka şeyi ortaya çıkarıyorsa bir başka şeyin ortaya çıkmasına neden oluyor demektir. O şey her ne ise, olurken, kendi kendisinin yeniden ortaya çıkmasına sebep oluyorsa, tekrar olacaktır. Bununla birlikte, kronolojik bir sıra izlenmesi şart değildir.

Son bitmiş guaj resme bakıyorum. (...) "Minareden at beni, in aşağı tut beni". Zemin dokusuna karışan yazı oyunun adını böyle koyuyor. Oyunun kuruluşundaki umudu, sondaki imkansızlıktan daha çok merak ediyorum. Çünkü son, sonradan geriye dönülerek anlamlanıyor, kesinleşiyor. Resimdeki oyunda ise bir beklenti var... Bu resimde, o çocuksu kaybedip bulma oyununda, geleceğin dehşetini erteleyen kuvvetli bir "sen" çağrısını duyuyorum aynı zamanda. Yazının beklentisi de bu zaten. Çok mu geç? Bir bakıma öyle, kaderin başkalığı beni de seni de terk etmiş. ama bu resimlerdeki başkalığı, örneğin bir başka resimde, bir kız çocuğunun sınır çizgisine kadar gidip gördüğü, görüp de de bize anlatamadığı bir başka dünyayı dile getirmek için geç olmayabilir. Yabancılığın payından duyulan umut gene.

Liste
Yükleniyor…