Yaşlandığımız için oyun oynamayı bırakmayız, oyun oynamayı bıraktığımız için yaşlanırız.
- Henüz kategori yok.
-
Guillermo del Toro'nun 'Frankenstein' Filmi: Romanın K…10.11.2025
-
Jennifer Lawrence'tan Şoke Eden TikTok İtirafları: San…10.11.2025
-
Alperen Şengün'den NBA'de Büyüleyici Performans: Rocke…10.11.2025
-
Bursa'da Peş Peşe Depremler: Balıkesir ve Gürsu Merkez…10.11.2025
-
Balıkesir Sındırgı'da 4.5 Büyüklüğünde Deprem: Çevre İ…10.11.2025
-
Anadolu Otoyolu Bolu Dağı Tüneli Çıkışında Zincirleme …10.11.2025
-
Bursa ve Kocaeli için Japon Uzmandan Hayati Deprem Uya…10.11.2025
-
Benfica'da Tarihi Başkanlık Seçimlerinde Rui Costa Yen…10.11.2025
-
Bursa ve Çevresinde Peş Peşe Depremler: Balıkesir Merk…10.11.2025
-
Balıkesir Sındırgı'da 4.5 Büyüklüğünde Deprem: Son Dur…10.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#Gençlik
Faşist gençlere öğreteceğim hakikati önce hayallere, kalplere işlerim. Sonra zihinlere işlenmiş olur.
Hep şunu söylerim, tarih dizilerden öğrenilmez, mutlaka kitap okunması gerekir. Bizim de içinde bulunduğumuz projeler, diziler kışkırtıcı bir etki yapıyor. Buradan yola çıkarak gençlerimizin tarih kitaplarına, tarihi romanlara yöneldiğini görüyorum. Gençliğin kitap fuarlarına ilgi ve alaka göstermeleri çok sevindirici. Diyarbakır'ı bu açıdan çok zenginleşmiş buldum. Her sene biraz daha gelişiyor, her sene imza saatlerimiz biraz daha da uzuyor. Bu gençliğimizin okuduğunu, kendi tarihini, kadim kültürünü, değerlerini yeniden keşfettiğini gösteriyor. Bu Türkiye'miz açısından da çok müthiş bir zenginlik.
Gençlerini doğru eğitemeyen ve onların zamanını heba edenler, bulundukları toplumu çıkmaza sürükleyenlerdir.
Uzun ömür ancak gençliği uzatıyorsa arzu edilebilir, ihtiyarlığı uzatıyorsa arzu edilmez.
Kimse yıllarca yaşadığı için ihtiyarlamaz. İnsanlar ideallerine ihanet ettikleri zaman yaşlanırlar.
Gençlik kesinlikle yaşamın en iyi kısmı değildir. O halde gençlik bir zafer midir, yaşamın bir zaferi midir yoksa çelişik bir dönem, kafa karışıklığı dönemi olduğundan, belirsiz, daha ziyade dayanması güç bir dönem midir?
Kurtardık yakamızı yalanlardan ve daldık kendi çocuk saflığımıza. Koltuğa alınmış bir kelleydi yaşamak, Gençtik, korkusuzduk ama aşksız, ama şiirsiz, ama kitapsızdık.
Türküler söylerdik hep aynı teldenaynı sesten, aynı yürekten dağlara biz verirdik morluğunu,henüz böyle yağmalanmamıştı gençliğimiz.
Tam da yürürken güneşe doğru, Daha ilk adımda, Ağıtlarla ağırlaştı yükümüz, Gencecik ölümler takıldı ayaklarımıza.
İnancın ne kadar yıkıcı bir silah olabileceğini bir kez daha görüyorum. Bu genç beyinler, bu tutkulu kişilikler doğru bir yöne kanalize edilebilseydi ülkeye ne kadar yararlı olurlardı.
Aziz Gençler! Vatanperverlik duygularından mahrum, ahlâksız ve karaktersiz insanların ne kadar çok olursa olsun bilgilerinden ve sanatlarından nasıl fayda yok ve zarar varsa; bilgisiz ve sanatsız ve memlekete faydası olmayan, sadece sözde kalan kuru vatanperverliklerin de, hakiki vatanperverlikle alakası yoktur.
Gençlik sesini yükselttiğinde değil, asıl sustuğu, pıstığı zaman endişelenmek gerekir. Ülkenin geleceği için!
Fatih Sultan Mehmet 21 yaşında İstanbul’u fethediyor. Çağ açıp çap kapatıyor. Bizimkiler 21 yaşında evin yolunu bulamıyor.
Gençken işim var, yaşlıyken çişim var. Prostat oldu camiye gelemiyor. Gençken gelme, ihtiyarken gelme, ölünce geleceksin musallaya. Soracak hoca: Nasıl bilirdiniz? Camide hiç görmedik ki herifi, nasıl bilelim?
Onlarla konuşmuyordum çünkü onlarla konuşamıyordum. Giyimleri başkaydı, konuşmaları başkaydı. Onlar gibi konuşmaya çalışıyordum. Mesela terziye gidip, onlar gibi pantolon diktirmeye filan başlamıştım. Terzinin yaptırdığı pantolonların üzerime uymadığını görüyordum. Onlara yakışıyordu bana yakışmıyordu. Bir kız vardı bizim okulda, herkesin bir aşkı vardır, çocukluk aşkı. Bir gün gittim dedim ki, "Biraz seninle konuşak beş dakika, kaçıyorsun hep." Bana dedi ki, "Rica ederim." Öyle bir ağrıma gitti ki, "Ben de sana rica ederim," dedim. Ben o zaman anlamını bilmiyordum, yani onu bir küfür zannettim
Gençlerimizin birçok eksikliği, umumî kültür seviyesinin düşüklüğünden geliyor.
Bizim ortaokullarımız, liselerimiz, bazı sergilerde boşuna işleyen makinelere benzer.