- Henüz kategori yok.
-
Kamu Alacaklarında Gecikme Zammı ve Tecil Faizi Oranla…13.11.2025
-
Müge Anlı Gündemine Damga Vuran Olay: Kastamonu'da Kay…13.11.2025
-
Eğirdir Belediye Başkanı'ndan Bölgesel Kalkınma Hamlel…13.11.2025
-
Divine Temasının Farklı Yansımaları: Oyunlardan Edebiy…13.11.2025
-
Kamu Borçlarında Faiz Oranları Düşürüldü: Resmi Gazete…13.11.2025
-
Livakovic'in Girona Macerası Çıkmaza Girdi: Ocak Ayınd…13.11.2025
-
Tayfun Kahraman Davasında Anayasal Çıkmaz: AYM Kararı …13.11.2025
-
Galatasaray, CW Enerji ile Stratejik Forma Sponsorluğu…13.11.2025
-
Şenay Gürler ve Semih Saygıner'in On Yıllık Aşkı: Roma…13.11.2025
-
Fenerbahçe'nin Orta Saha Güçlendirme Planı: Almanya ve…13.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#felsefe
Dr. Ford'un da dediği gibi "bilinç bir piramit değil, bir labirenttir." Evet, bilinç bir labirent ve bizler de o labirentin kıvrımları arasında kendimizi bulmaya çalışan varlıklarız.
En çok sevilen ya da değerli şey özene bezene tasarlanır ve dikkatle imal edilir. İnsan Tanrı gözünde en değerli varlık olmasına karşın en çok defekti (bozukluğu) olan tür gibi görünüyor. Şimdilik insan soyunda adı konmuş 9000 çeşit kalıtsal hastalığın olduğu bilinmektedir. Bir fabrika düşünün ki 9000 çeşit bozukluğu olan bir ürün imal ediyorsunuz ve buna da akıllı tasarım diyorsunuz. Ya akıllılığı bilmiyorsunuz ya da tasarım ne demektir onu bilmiyorsunuz. Sıkıştığınızda takdiri ilahi diyorsunuz. Bütün bunları görebilmek belirli bir sezinlemeyi, bilgiyi ve en önemlisi yargılamayı gerektirir. İnsan doğası gereği benmerkezli (antroposentrik) olduğu için her şeyi kendi çıkarı açısından değerlendirir. Ben yaşıyorsam ve özellikle de iyi yaşıyorsam bu çok iyi kurulmuş tanrısal bir düzenin sonucunda olmaktadır. Ancak henüz erginliğe ulaşamadan ölen kardeşlerim için böyle bir yargı geçerli değildir. Benim çocuklarımın eli yüzü düzgün ise bu Tanrısal bir tasarımın sonucudur ancak komşunun bütün aileyi sıkıntıya sokan sakat doğmuş çocuğu ‘Tanrı’nın benim halime şükretmem için yapmış olduğu bir düzenlemedir’. Tanrısal tasarımda acaba bencillik ve narsistlik bir ön koşul mudur?
Felsefe kazanılan bilgilerin beyinde bir araya gelmesidir; beyin onları uygular.
Hayal gücümüz yalnızca büyük olanı vuruyor; Fakat doğal felsefenin sevgilisi küçük şeyler üzerinde eşit derecede yansıtmalıdır.
Anarşizm, muazzam olasılıklarıyla cezbedicidir. Umutsuz durumlarda olduğu gibi mekanik bir çözüm sunar.
Dünyada sonsuz bir mutluluk yoktur; ne ünlü bir soy, ne güzellik, ne güç-kuvvet, ne zenginlik, hiçbir şey bizi felaketten kurtaramaz.
Kendine hakim olan bir birey için ne onur, ne onursuzluk, ne görev, ne hak ne yasa gereklidir.
İnsan bir şeylere inanır, çünkü onlara inanmaya şartlandırılmıştır. İnsanın kötü nedenlerle inandığı şeyler için başka kötü nedenler bulmak -işte felsefe budur.
Dünyada hiçbir anlam keşfedemeyenler böyle yaparlar, çünkü genellikle şu ya da bu nedenle dünyanın anlamsız olması işlerine gelir.
Mutluluğun peşinde koşan bir insan mutluluğu bulamaz. Mutluluk, başka şeylerin yan ürünü olarak gelir.
Düşünce bir güçtür. Felsefe ise doğruluk ve sevgi gibi devasa bir etkenle insanlığın iyileşmesini sağlayacak etkiyi bulmada bir güç olsa gerek.
Nitekim felsefemin bir sonucu olarak Hitler'e kızmadım bile. Onu devirmek için savaşa gitmeye istekliydim, ama ondan nefret etmedim. Yaptığından nefret ettim.