Biz hiçbir kimlik ayırımına dayanmadan, hiçbir ülkeyi hasım olarak görmeden, cumhuriyetimizin ilk dönemlerinde olduğu gibi ülkemizde ve dünyada barışı içinde yaşamak istiyoruz.
- Henüz kategori yok.
-
Thunder'dan Galibiyet Serisi ve Yaklaşan Grizzlies Maç…10.11.2025
-
YouTube TV ve Disney Arasındaki Kanal Anlaşmazlığı Dev…10.11.2025
-
Dexter'da İmar Gündemi ve Dexter Bulvarı'nda Gazi Günü…10.11.2025
-
Balıkesir Sındırgı'da 4.5 Büyüklüğünde Deprem Meydana …10.11.2025
-
Guillermo del Toro'nun 'Frankenstein' Filmi: Romanın K…10.11.2025
-
Jennifer Lawrence'tan Şoke Eden TikTok İtirafları: San…10.11.2025
-
Alperen Şengün'den NBA'de Büyüleyici Performans: Rocke…10.11.2025
-
Bursa'da Peş Peşe Depremler: Balıkesir ve Gürsu Merkez…10.11.2025
-
Balıkesir Sındırgı'da 4.5 Büyüklüğünde Deprem: Çevre İ…10.11.2025
-
Anadolu Otoyolu Bolu Dağı Tüneli Çıkışında Zincirleme …10.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#barış
Bilginler mükemmel ciltler yazacaklar. Ödül alanlar olacak. Ancak, koşulların güçleri onları imkansız hale getirene kadar savaşlar aynı şekilde devam edecek.
Tek gerçek çözüm, saldırıya uğrayan herhangi bir ülkeyi toplu olarak savunmak için tüm hükümetlerin kendilerini bağlayacakları bir sözleşme olacaktır.
Kendi adıma, tüm silahların eşyalarıyla birlikte her şeyin cehenneme gönderilmesini diliyorum, onların sergilenmesi ve kullanılması için en uygun yer.
Dinamit dünya sözleşmeleri için daha erken barış yolu açacaktır. Ordular tamamen yıkılıp son bulduğunda hiç kuşkusuz altın barışa uyacaklardır.
Ölümümden sonra barış fikrinin teşviki için büyük bir fon bırakmak niyetindeyim, ancak sonuçları konusunda şüpheliyim.
Ahlak, düşünce gücünü artırır, insanlar arasında barışı sağlar; uygarlık ise bilim ve sanattan daha fazla yüceltir.
Barış ya da savaşın her zaman bizim seçeneğimize bırakılmayacağını hatırlayalım; Ne kadar ılımlı veya hırssız olursak olalım, ılımlılığa güvenemeyiz veya başkalarının hırsını söndürmeyi umamayız.
Neredeyse hepimiz barış ve özgürlüğü özleriz; ama pek azımız barış ve özgürlük getiren düşüncelere, duygular ve eylemlere karşı içimizde çoşku taşırız.
Bizi ilgilendiren konu yalnız barışı kurmanın ve korumanın teknik çareleri değil, aynı zamanda kafaları eğitmenin, aydınlatmanın yoludur.
Çabamız hem Libya'da hem İdlib'de siyasi bir çözümle, barışın, huzurun gelmesi, akan kanın durmasıdır.
Suriye'de olduğu gibi barış, huzur ve güvenlik sağlanana kadar Libya'da da kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz.
Sinema dünyayı kurtarabilir mi bilmiyorum. Ama ben niye film yapıyorum? Söyleyecek bir derdim var, söyleyecek bir sözüm var. Bunların çok önemli şeyler olduğuna inanıyorum. Zaten insanlar söyledikleri sözün önemli olmadığını düşünüyorlarsa, bundan en küçük bir kuşkuları varsa, söylemesinler o sözü. Ben önemli şeyler söyleyeceğime inanıyorum. Hangi ulustan olursa olsun, hangi dilden, hangi dinden olursa olsun, bütün insanlara söyleyebilecek bir sözü olan, çok içten, çok samimi, çocuk gözüyle yapılmış filmler sunuyorum. Çünkü çocuklar dünyaya çıkarsız bakıyorlar. Daha temiz, daha arı, daha duru bakıyorlar. Ve böyle bakılmış bir dünyada ben kan dökülmeyeceğine inanıyorum, savaşların olmayacağına inanıyorum, çevre kirliliğinin olmayacağına inanıyorum. Dünyanın bütün problemlerinin değil belki ama birçok probleminin aşılacağına inanıyorum. Onun için benim kameram bir çocuk gözüyle dünyaya bakıyor, bakmaya çalışıyor.
Eksik kalmış adalet bu ülkeye barış ve demokrasi getirmeyecek. 100 civarında gazeteci hala içeride ve ifade özgürlüğü meselesi bu ülkede sadece gazetecilerin sorunu değil. Şu anda 600 civarında üniversite öğrencisi ile KCK davasından 6 bin kişi tutuklu. Bunların hepsi düşünce ve ifade özgürlüğü bağlamında değerlendirilmesi gereken tutuklular. Bunun mücadelesine biz devam edeceğiz. Ve burada adalet ne zaman sağlanacak diyeceksiniz. Bu komployu yürüten polisler, savcı ve hâkimler bu cezaevine girecek, buna ben ant içiyorum. Onlar buraya girdiğinde bu ülkeye adalet gelecek. (...) Burada cemaatçi olan herkesi suçlamıyorum ama cemaatçi olup da bir çete faaliyeti gibi çalışan emniyetteki ve yargının içerisindeki, bürokratik örgütlenme içerisindeki adamlar bunun asli sorumluları. Siyaseten sorumlusu da bunlara cevaz verdiği, sesini çıkarmadığı için AK Parti hükûmetidir. Bunlara cevaz verdiği için, sesini çıkarmadığı için. Ama herkes şunu bilsin, bunca baskı ve zulümden o iktidarın korktuğu ama bizim de özlemini duyduğumuz ve mücadelesini sürdürmeye devam edeceğimiz bir hayat çıkacak.
Ve... Şunu söyleyeyim yeni kurulan bu televizyon dediğim gibi barışa ve kardeşliğe hizmet etsin ve hepinizi sevgiyle ve hasretle kucaklıyorum. Hoşça kalın, dostça kalın arkadaşlar.
Yeni bir televizyon kuruluyor (Medya TV). Umudum ve isteğim, beklentim Türk ve Kürt halklarının kardeşliğine bir ışık olsun, bir sinyal olsun, bir mesaj olsun, kan ve kin bir kenarda dursun. Barış olsun, dostluk olsun, arkadaşlık olsun, yoldaşlık olsun. Biz, istediğimiz küçücük bir şeydi, deryada bir damlaydı. Ulusal kültürden bahsettik, kültürel kimlikten bahsettik onlar bunu nüfus cüzdanı anladılar. Bu kadar acayip ve tuhaf insanlar işte ne yapayım yani.
Şunu söylemek isterim. Biz bugüne kadar, en son ben; her şey barış, her şey kardeşlik, her şey dostluk içindi temel şiarımız buydu. Biz ülkeyi bölmek için değil, birleştirmek için vardık. Bunu anlamakta güçlük çektiler.