Yaşadıklarımıza birer ad verirsek biyografimizi, onlardan birer öykü çıkarırsak benliğimizi oluştururuz.
- Henüz kategori yok.
-
Ederson'dan Avrupa'da Destansı Performans: Fenerbahçe'…09.11.2025
-
Guardiola'nın 1000. Maçında Manchester City, Liverpool…09.11.2025
-
İspanya La Liga'da Mallorca - Getafe Karşılaşması Canl…09.11.2025
-
Eredivisie'de Kritik Randevu: Go Ahead Eagles - Feyeno…09.11.2025
-
Fenerbahçe'nin Yıldızı Talisca, Flamengo Transferi İçi…09.11.2025
-
Kim Milyoner Olmak İster'deki Kocamustafapaşa Caddesi …09.11.2025
-
Lider Porto, Famalicão Deplasmanında Kadroda Sekiz Değ…09.11.2025
-
Jake Paul-Gervonta Davis Maçı İptal Edildi: Hukuki Sor…09.11.2025
-
Edson Álvarez ve Futbolun Devleri, Adidas'ın 2026 Düny…09.11.2025
-
Rhein-Main Derbisinde Duygusal Anlar: Genç Eintracht E…09.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
#anlam
Toplum dağılırsa kelimelerin arkadaki anlamlarla bağı kalmıyor, "kötüyüm" diyene "ben de kötüyüm" diye cevap veriliyor, "neden kötüsün" diye sorulmuyor.
Kolay mutluluk, insanlar için çalıştığı açık olan insanların mutluluğuysa, hissedilmesi zor mutluluk da insanlar için çalıştığı gizli kalmış olanların mutluluğudur.
İçine ortaklık koymadığınız bir eylem insan için doyurucu değildir, zemininde ortaklık düşüncesi olmayan bir fikir kapsayıcı ve her adımda tamamlanarak doğrulanıcı biçimde açıklayıcı değildir, içine ortaklık güdüsü koymadığınız bir canlı yaşayabilir değildir ve ortak yapısı olmayan madde varolabilir değildir.
En sevdiğim kelime "yesari" oldu, içinde birbirini tekrarlamayan, "o", "u", "ö" gibi fonetiği bozuk olanların dışında kalan, ince-kalın-ince olarak ardışık biçimde dizilen sesliler ve onların arasına usulca sokulmuş dili tatlı biçimde tırmalayan "r", ıslık sesi veren "s", söylenişi hançere titreten "y" den oluşan ve başka bir tanesine daha ihtiyaç duyurmayan sessizler bulunmasından ötürü, fonetik bir zenginliği literal bir fazlalığa ihtiyaç duymadan gerçekleştirdiğini hissetmeme ve "solaklık" gibi basit ve somut bir insani özelliği anlam olarak üstüne alıp yüksek bir müzikaliteyle ifade etmekteki sadelik ve yüceliği görmeme bağlı olsa gerek...
Dövme sığırlardan sonra denizcilere yaptırılmıştır, boğulanlar ve vurulanlar tanınsın diye.
Edebi çeviri yalnızca, bir dildeki kelimeleri alıp başka bir dilin içinde harmanlanmasından ibaret değildir. Bu kelimelerin, aynı zamanda mecazi anlamda yıkanması, durulanması, işlenmesi ve mümkün olduğunca süslenmesi gerekir.
Kartları meditasyon olsun diye dağıtıyor. Ve bu oynadıklarından hiç kuşku duymuyor. Kazandığı para için oynamıyor. Saygı için oynamıyor. Yanıtı ortaya çıkarmak için dağıtıyor.
Mezarlıktaki en zengin adam olmak bana bir şey ifade etmiyor. Geceleri yatmadan önce harika bir şey yaptığımızı bilmek. İşte bu benim için bir şey ifade eder.
Eğer Leonardo , Mona Lisa tablosunun altına şöyle yazsaydı ona nasıl değer verebilirdik?: "Hanımefendi gülümsüyor çünkü sevgilisinden sakladığı bir sır var" Bu izleyiciyi gerçeğe zincirlerdi ve ben bunun 2001'e (Space Odyssey) olmasını istemiyorum.