Bilim çok az saf olup hemen tamamıyla karmaşıktır, bilim adamıysa çok çok az "saf"tır, ama tutarlı biçimde yanlıştır.
- Henüz kategori yok.
-
İstanbul'da 10 Kasım Pazartesi Elektrik Kesintileri: B…10.11.2025
-
Konya'da Duyulan Şiddetli Patlama Seslerinin Nedeni Be…10.11.2025
-
Müge Anlı'da Şoke Eden Vurgun: Kızları Ev ve Araba Sat…10.11.2025
-
Ede'de Acil Ambulans Sevkıyatı10.11.2025
-
Gelin Evi'nde 150 Bin TL'lik Büyük Ödül Sahibini Buldu…10.11.2025
-
Güntekin Onay'ı Hedef Alan Şüpheli, BeIN Sports Binası…10.11.2025
-
Cemre Baysel'in Aşk Hayatında Yeni Gelişme: Blok3 Sonr…10.11.2025
-
10 Kasım 2025 Pazartesi Tüm Kanalların Yayın Akışı: Sh…10.11.2025
-
ATV Canlı Yayın Rehberi: Frekanslar, Dijital Platforml…10.11.2025
-
Elle Fanning Başrollü 'Predator: Badlands' Gişede Seri…10.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Tahir Musa Ceylan
Bileşmenin, birleşmenin olduğu her yerde organizatöre ihtiyaç vardır; insan da bir bileşimse eğer kendini idare edecek bir benliğe ihtiyacı olacaktır.
Bile bile tehlikeye giren insanlar vardır, kendini harap etmek acı duyarak kendini fark etmek içindir.
Beynin farklı yerlerini istediğimiz gibi uyarabilseydik, hiçbir deneyim yaşamamış olsalar bile dünün bebeklerinden bugünün erişkinlerini yaratabilirdik.
Beynimizde başkasının hareketini kendi hareketimizmiş gibi anlayan ayna nöronlar var, karşıda iki el sıkıştığında, bunu kendi elimiz yapıyormuş gibi algılamak bizi ortak bir varoluş düşüncesinden başka nereye götürebilir ki?
Beynimizde "von Economo" dediğimiz sosyal sinirler var, sayıları gün geçtikçe artıyor, insanın gelişkinliği ortaklığının ve ortaklarının bilincinde olmasıdır.
Beynimiz şemalarla işler, hep sabit şemalarla yürürse "tutarlı", değişken olanlarla ilerlerse "kişiliksiz", bazen sabit bazen değişken şemalarla giderse de "aklı başında" oluruz.
Beyin kategorik bir yerdir, fonksiyonların fonksiyonunu yaparak basit biçimde çalışır, anlaşılmazlığının nedeni girenin çıkanın ve işlemcinin fazla olmasındandır, insan değil ama iyi bir bilgisayar günün birinde onu anlayacaktır.
Benliği yoracak kadar nesne düşkünlüğü gösteren, içinde nesneden yana korku doğurarak kendini durdurmak zorunda kalır.
Benim sorunum gözlerimin yarattığı boşluğu dilimin doldurmaması, görevini aklıma aktarmasıdır.
Benim aşkım benim ödipalim değildir yalnızca; insanlığın yaşadığı ödipallerin toplamıdır.
Beni en çok korkutan şey insan öldüren insanların, ben insana hemen hemen sağlıklı insanlar olarak görünmesi olmuştur.
Beni en çok düşündüren şey, bitki “kanı”ndaki klorofille, hayvan kanındaki hemoglobinin birinin ortasında magnezyum, ötekinin ortasında demir bulunmasının dışında tamamen aynı yapılar olmasıdır.
Beden önce tonus sonra üzerinde klonus yaratır ardından da bunları koordine eder, hareket böyle ortaya çıkar böyle sürer; toplumdaki hatta yaşamdaki olaylar da zuhur etmek için benzer bir yol izler; nispeten sert, tok bir zemin ve üzerinde oynak düzenekler...
Bebeğin içsel bir dünyadan dışsal olanına geçtiğini gösterir önemli bulgu, hem anne hem bebek rolüne soyunup kendi kendini sallamasıdır.