Sırrı Süreyya Önder

Mevcut hükûmet, dönüşerek statükonun en önemli bileşeni ve temsilcisi durumuna geldi. Cumhuriyetin mirası, Ak Parti'de kristalize olmuştur bugün. Bütün refleksleri aynı. Bütün tahammülsüzlüğü aynı. Bütün mühendislik gayreti aynı. Kemalizmin en belirgin özelliği, bilip bilmediği her alana müdahil olma gayretkeşliğidir. Bu hükûmet de kimin kaç çocuk doğuracağından kürtaja, doğurup doğurmayacağına, mitingi nasıl kutlayacağından nerede kutlayacağına varana değin her şeye mudahil.

Eskiden yarı şaka bir sosyalizm tarifimiz vardı bizim. "Sosyalizm, incir vakti incir yemektir" derdik, ama "incir vakti herkesin incir yemesi" derdik. Eskiden bu inciri çok önemserdim, vaktinin anlamını kavramazdım. Artık dünya bize bir şeyi vaktinde yemenin kıymetini de öğretti, herkesin yemesinin zorunluluğunu da. Bildiklerimizin, yanıldıklarımızdan daha fazla olduğu bir ülkeyi düşlüyorum. Bu hepimiz için, belki bütün bu çekilen sıkıntılara değecek bir yolun başlangıcı olacaktır. Başlangıcı bile kâfidir.

Ana akım medya, yazılı görsel bütün şeyleriyle, bir öğrenilmiş cehaletle hükmünü icra ediyor. Cehalet olduğu su götürmez. Sadece bugün ülkenin gündeminde konuşulan şeylerin konuşulma biçimine baktığında, bu hükmü bir çocuk bile verebilir. Ama bu cehalet bu insanın anamnezinde, yani gerisinde, hikâyesinde böyle bir cehaleti açıklamaya yetmiyor. Bu topraklar, hikmet adamlar toprağı. Dünyanın bütün önemli sözlerini söyleyenlerin hepsiyle hısım akrabayız. Bu topraklar aynı zamanda düşman icat etmeden hükümranlık sürülebilecek topraklar değil. Herkes birbirinin kuyusunu zehirliyor, herkes. Yani, kim bir su başındaysa, öbürünün suyunu zehirleme çabası içinde. Böyle idare edilebiliyor bu topraklar. Hani, hep sorun çözme kabiliyeti yok denir. Ben bunun bir yönetim biçimi olduğunu düşünürüm. Kabiliyetsizlikten değil, böyle yönetmeyi tercih etmelerinden kaynaklanan bir şey olduğunu düşünürüm.

Liste
Yükleniyor…