- Henüz kategori yok.
-
Girona Küme Düşme Hattından Çıkış Arayışında: Alavés M…08.11.2025
-
Adanalı Genç İş İnsanı Mehmet Hanifi Kalo Hayatını Kay…08.11.2025
-
Irmak Ünal'dan Kanserle Mücadele Sürecine Dair Samimi …08.11.2025
-
Schalke ve Elversberg Zirve Yarışında: Gençler Sahne A…08.11.2025
-
Premier Lig'de Büyük Heyecan: Tottenham - Manchester U…08.11.2025
-
Şanlıurfaspor'dan PFDK Kararına Sert Tepki: İtiraz Red…08.11.2025
-
Gaziantep'te Umre Yolcusunu Karşılamaya Giden Aile Tra…08.11.2025
-
Premier Lig'in Zirve Yarışında Tottenham-Manchester Un…08.11.2025
-
Hull City, Portsmouth Karşısında Evinde Galibiyet Arıy…08.11.2025
-
Sakaryaspor - Serikspor Karşılaşması Öncesi Son Durum …08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Hüseyin Rahmi Gürpınar
Gazeteler çıktıkları memleket ahalisinin bir iyilik kötülük hatıra defteridir.
İnsan her ne öğrenmek isterse istesin, bilgi sermayesini bir çalışma karşılığında kazanabilir.
İnsan hayatın zorunlulukları, ümitsizlikleri, yorum kabul etmez müthiş gerçekleri içinde düşkün, ağlamaklı, çaresiz kaldığı zamanlarda dünyayı, ömrü anlayacak kadar kültürü,muhakeme gücü varsa her şeyi küçümseyen bir gözle görmeye çare arayan bir filozof kesilir.
Eski ve yeni dünyada en geçerli ve güçlü sözlerin hangi fabrikalarda işlendiğini anlayanlar, gerçeği sezmiş olurlar...
Ahlâk, göreneklerimiz, geleneklerimiz hayallere o denli geniş bir alan ayırmıştır ki, 'gerçek' ona en çok muhtaç olanların gözlerinde bile daima hor ve değersiz kalır...
Kendini, geçmişin en büyük eşsiz dahilerine benzetmekte dahilik aramak ahmaklığın en açık nişanesidir.
Yokluk, dürtülerin en korkuncudur. İnsan yokluk yüzünden hırsız, hayasız olmayacak kadar bir sağlamlık gösterebilse de ikiyüzlü, yaltaklanıcı, çanak yalayıcılıktan tamamıyla kurtulamıyor.
Bir insanın kesesinde para bulunması, aylığın, iradın çokluğundan değil, eline geçeni iyi idare etmekle olan bir muvaffakiyetidir.
Tabiatta sakınması zor birtakım zorlu sebepler varsa da çok defa kendini saadete ve bahtsızlığa sürükleyen yine insanın kendisidir.
Kendinin istekli olup da yapamadığı bir işi başkasının talihlilik ile yaptığı halde insanlarca o işi yapabilene karşı olan bu kin ve öfke nedir?
İnsanlar ne kadar hüzün veya mutluluk anları yaşasa bütün varlıklar, bütün hayat rüyaları, bütün aşk tatları işte bu idi. Bir varmış bir yokmuş.
Yalnız uğradıklarımız değil, belki hiç uğramayacağımız kederlerin korkusu ile bütün hareketlerimizde felce tutuluruz.
Mutluluk ve başarının, iş gücümüzü uyandıracak bir huzur ve sağlam fikir sahibi olarak çalışmakla elde edileceğini bildiğimiz halde her işimizde ümitsiz olmaktan kendimizi alıkoyamayız.