Yemeğinizi bir güzel yediniz; ama her ne kadar mezbahalar kilometrelerce uzakta sizden gizlense de, suç ortaklığı diye bir şey var.
- Henüz kategori yok.
-
Fransa Ligue 1'de Marsilya - Brest Maçı: Kritik Randev…08.11.2025
-
Mevsimlik Lezzetlerle Sonbahar Sofralarına Özel Risott…08.11.2025
-
Galatasaray'ın Şampiyonlar Ligi Hedefi ve Mali Zaferle…08.11.2025
-
Sevilla'dan Tarihi Zafer: 14 Yıllık Hasret Guadalquivi…08.11.2025
-
Suudi Arabistan Pro Lig: Al Fayha - Al Akhdoud Karşıla…08.11.2025
-
Lando Norris Sao Paulo Sprint'i Domine Etti, Piastri'n…08.11.2025
-
West Ham United, Burnley Karşısında Kritik Maça Çıkıyo…08.11.2025
-
Türk Telekom - Karşıyaka Maçı Öncesi: Yükselişteki Baş…08.11.2025
-
Bundesliga: Union Berlin, Zirvedeki Bayern Münih'in Ye…08.11.2025
-
Amedspor Taraftarından Hatayspor'a Sıcak Karşılama, Gö…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Üzerimize yüklenmiş otuz bin tane sorumluluk var. Bütün bunlarla boğuşuyorsun haliyle. Bunların üstesinden gelecek olan farkındalık hali, kendini takip etmek, neyi niçin yaptığını çözmek belli bir bilinç yaratıyor zamanla. Bu bilinç de seni daha mutlu kılıyor.
Kesim zincirindeki her insanın bir hedef olacağından endişelenmesi gerekir. Köleleştirilmiş ve mahvolmuş yaratıkları hayvan sömürü işletmelerinin yönetim kurullarında besleyen ahlaksız ellerden: fabrika çiftlikleri, yem yuvaları, mezbahalar, paketleme fabrikaları.
Bir toplum; kendi hayatına; çocuklarının yaşamına... istikbaline... kendisinin, ailesinin, yakınlarının, dostlarının sevdiklerinin, ülkesinin ve milletinin barış ve huzuruna kastedenlerin; kim olduklarını?.. Ne yaptıklarını?.. Neyi amaçladıklarını?.. Niçin insanların canını acımasızca aldıklarını bilmek durumundadır... Bunları bilmek; en azından geleceği kurtarmak demek...
Dünyanın herhangi bir yerinde çevreye verilen ciddi boyutlardaki zararın herkesin sorunu olduğu ve hepimizi tehdit ettiğini kabul etmedikçe, hiç bir etkili önlem alamayız.
Keşke, insanlar birbirine verdikleri ilgiyi doğaya da verseler, sokaklarına da, denize de, kuma da. Bizi güzel canlı yapan doğa. Düşünün sonumuz toprak…İlle de toprak olunca mı anlamak lazım?
Bu sene sadece kendi öldürdüğüm hayvanların etini yediğim için bir çeşit vejetaryen oldum. Benim görüşümce bir sürü insan sizin et yiyebilmeniz için bir canlının hayatını verdiğini unutuyorlar, yani benim hedefim bunu unutmamamı sağlamak ve sahip olduğuma şükretmek.
Eğer şiddete uğramış hayvan fotoğraflarının paylaşıldığını görmekten hoşlanmıyorsanız; fotoğrafları değil, şiddeti durdurmaya çalışmalısınız.
Mevcut koşulların kötülüğünü fark eden her kimse, onları ifşa etmek için sesini yükseltmek ve böylece insanların gözlerini açmakla görevlidir.
Başka canlılara ‘ille ben’, ‘önce ben’ aymazlığımızda yaptıklarımızın yeni farkına varıyoruz. Acıtıyor, utandırıyor, öfkelendiriyor. Buradan yola çıkıp, türümüz olmasaydı dünya kurtulurdu demek kolay. Kolay olduğu kadar bizi umutsuz kılan, kötümserliği besleyen bir tutum. Salgın hastalıklar gibi yayılan, bizi edilgenliğe sürükleyen, totaliter rejimlerle güçlü liderlere kucak açmamıza neden olan, benden sonra tufan anlayışına çanak tutan bir tutum. Tarihimiz boyunca kabile, aile, din, devlet, cinsel aitliklerimizle taraflaştık. Hepsinde ‘öteki’ne karşı ayrı ‘biz’ler yarattık. Sıra tür aitliği oluşturmamızda. ‘Biz’ sözcüğünü biz insanlar anlamında kullanmamızda. Umudu öldürerek, kendimizden utanarak yaşayacaksak canlıları, dünyayı kucaklayan bir gelecek yaratamayız. Evrende başka olası hayatlara bizi düşmanlaştıracak ötekini beklemeden ‘Biz insanlar’ bilincine varabilmeliyiz.