Tüfek vermek gençlere, yürek vermekten kolaydır.
- Henüz kategori yok.
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
-
Marsilya'nın Gözü İsmail Yüksek'te: Fenerbahçe Satışa …08.11.2025
-
Atletico Madrid, Metropolitano'da Levante'yi Ağırlıyor…08.11.2025
-
Sunderland - Arsenal Karşılaşması Öncesi Kapsamlı Bakı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Sokak aralarında kayboldu gençliğim
Alanlar aldıklarını yerine koymadı
Sensiz geçen iki gecem
Sensizliğim kadar koymadı
Kimleri yedi bu yürek
Kimleri yedi de
Bir sana doymadı...
Paşa Hazretleri 'dağda bir tek gerilla kalmayıncaya kadar dağları temizleyeceğim' demiş. Aferin. Almış bir görev yerine getirecek tabii. Dağların boş kaldığı dönemlerde sorun çözülmüş mü? Niye çözülememiş? Çünkü sorun dağlarda değil. Sorun, kentte, toplumda, bizim aramızda. Çözülmedikçe, o dağlar yine dolar. Gençler 'spor olsun' diye çıkmıyor dağlara, canları pahasına çıkıyorlar.
Aşkın en acımasız yani; ağzından çıkmaya cesareti olmayan sözlerin, yürekte fırtınalar koparmasıdır.
Özgürlüğün bedeli yürektir. Ya onsuz yaşamayı tercih edeceğiz, ya da bedelini ödeyerek onu satın alacağız.
Gençlik, sadece meslek, aşk veya mutluluk için, yoğun hazırlanma dönemi değil, fakat ideallerin sergileneceği bir zamandır. Haykırmak ve imkansızı istemek için bir zamandır; herşeyi fethetmek içindir.
İnsanlar daima, ölümü 'ebedi huzur'la eşitlemediler mi? Buradan çıkarılacak en doğal sonuç, hayatın olduğu yerde mücadele ve huzursuzluğun olması gerektiği değil midir? Huzur, cansızlığın ve çürümenin en bariz belirtisi değil midir? Şiddet eylemleri gençlerin, yani tamamen canlı olanların bir ayrıcalığı olarak görülmemeli midir? Dolayısıyla yaşamı övmekle şiddeti övmek aynı şey olmaz mı?
Uçurumu gören, ama kartal gözleriyle bakanda, uçurumu kartal pençeleriyle kavrayanda vardır yürek.
İçleri boşaltılarak molotofkokteylleri hâline getirilen yangın söndürme cihazları. Benzin bidonları ile bez sarılmış sivri uçlu sopalar. Bir yazı daha: "Senin malın benim malım. Benim malım gene senin malın. (Mao)" Orak çekiçli ... afişler, kulüp duvarında Ho Chi Minh'in resmi. Yerde Türk bayrağı, kokteyl kovası, telsiz verici anteni ve atılacak taşlar. İşte solcu gençliğin reformculuğu!
Yaşlılar da gençler gibi felsefe ile kendilerini yetiştirmeliler. Birinci grup kaderin onlara sunduğu serveti hatırlayarak gençleştiğini hissetmek için, ikinci grup, gençliklerine rağmen gelecek karşısında yaşı ilerlemiş birisi kadar cesur olmak için.
Türküler söylerdik hep aynı teldenaynı sesten, aynı yürekten dağlara biz verirdik morluğunu,henüz böyle yağmalanmamıştı gençliğimiz.
Tedhiş ancak tedhiş ile yok edilir, dünyada yalnız cüretkar ve azimli kimse her zaman galip gelir.