Tekeliyet'te yaşamak, oligarklar için, geviş getirmekten ibarettir.

Tekeliyet'te yaşamak, en aşağılık hal'dir.

Tekeliyet'in, kapitalizm'den ayrı olarak, en temel yasası, sadece yeteneksizlerin yükselmesi üzerinedir.

İslamizasyon tabansızlaştırma işidir. Feodalite ve tekeliyet, tabansız'dırlar.

Tekeliyet'te darbe seçim'dir.

Hiçbir hoşgörü iradi olamaz. Hoşgörüyü çıkaran zorunluluk oluyor. Hiçbir zaman tam hoşgörü olamaz; hoşgörü ile katılık, bir elmanın iki yarısına benziyor.

Şeriate de iman etmek gereklidir, kaçınılmazdır.

Müzik yapmayı bırakmama hiçbir şey sebep olamaz. Ama zorunluluk gibi hissettiğim gün albüm yapmayı bırakacağım.

Elimizden gelenin en iyisini yapıyoruz demenin bir anlamı yoktur. Gerekli olanı yaparken başarılı olmak zorundasınız.

Öyle alçak bir kapıdır ki açlık, geçilmesi zorunlu oldu mu, insan ne denli büyükse, o kadar çok eğilir.

Bazen yapacak bir şey kalmadığında zorunluluk sizi cesur kılar.

Hiçbir şey düşünceden daha etkili değildir çünkü o bütün evreni dolaşır; hiçbir şey zorunluluktan daha güçlü değildir, çünkü her şey ona teslim olur.

Zaman, olmayan ama olması zorunlu olan o yüzden olduğu varsayılandır.

Uygarlık zorunlu kılar.

Kişisel özgürlükler karşıt doğal zorunluluklara yol açar, volonterizmle ilerledikçe deterministik bir sonuçla karşılaşırız. Bütün insanların sınırsız bir özgürlüğe sahip olmasından korkmamamın nedeni budur.

Ey kardeşim! Ne sen böyle yapsa idin, ne de ben böyle yapmak mecbûriyetinde kalsaydım!..

Güneş, başka seçeneği olmadığı için, bildiğimiz eski şeylerin üzerinde pırıldıyordu.

Vegan olmak ahlaki bir zorunluluktur. Fakat Hayvan Soykırımı'nı durdurmakla ilgisi yok. Hayvan Holokostu, her yıl mezbahalarda 60 milyardan fazla hayvan olduğunu iddia ediyor. Kurbanlardan sadece birini kurtarmıyoruz.

Faşizm konuşma yasağı değil söyleme mecburiyetidir.

Her şey, kendi varlığının içsel zorunluluğuyla, kendi doğasının ihtiyacıyla yaşar ve sürer.