Tarafsız olmak adına ödleklik etmek akademisyenlerin tipik bir özelliğidir.
- Henüz kategori yok.
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
-
Marsilya'nın Gözü İsmail Yüksek'te: Fenerbahçe Satışa …08.11.2025
-
Atletico Madrid, Metropolitano'da Levante'yi Ağırlıyor…08.11.2025
-
Sunderland - Arsenal Karşılaşması Öncesi Kapsamlı Bakı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Çık arenaya, eleştirileri unut, sana verilen günlerin armağanıyla özgürce ve büyük oyna!
Seninle aynı fikirde olmadıklarını söyleyenlerden korkma, seninle aynı fikirde olmayıpta bunu söyleyecek cesareti olmayanlardan kork.
Dürüst insanların sahte öğretmenleri ihbar etme ve sahte tanrılara saldırma zamanı geldi.
Bu ülkenin Yüksek Seçim Kurumu tarafsız kalması gerektiğini söyleyemiyorsa, kimse cesaret edemiyorsa kim cesaret edecek? Allah'tan korkmayan biz cesaret edeceğiz.
Necip Fazıl tanıdığım en zeki adam, tanıdığım en cesur adam ama tanıdığım en ahlaksız adam!
Mevcut koşulların kötülüğünü fark eden her kimse, onları ifşa etmek için sesini yükseltmek ve böylece insanların gözlerini açmakla görevlidir.
Her çağ, özellikle de bizim, bir Diyojene muhtaçtır; ama zorluk, bir olma cesaretine sahip ve bir taneye katlanacak sabrı olan erkekler bulmaktır.
Türk hakemlerini toptan suçlamak istemem. Tarafsız olurlarsa maçları çok iyi yönetiyorlar. Bu işin asıl suçlusu federasyondur.
Alman üniversitelerinde de Maocular var. Onlar da bizimkiler gibi türlü edepsizlikler etmektedirler. Boykota zorlama, işgal, molotofkokteyli ve bunun gibi şeyler... Bu defa Alman üniversitelerinden birinin profesörleri: — Biz bu edepsizlere hocalık etmeyiz! diye grev yapmışlar. Öğretim üyeleri arasında bizim kızıl asistan ve doçentler gibi Maocu öğrencilerin suç ortakları yokmuş demek. Çünkü bizim üniversitelerde kışkırtıcıların çoğu asistan, doçent hatta profesör!
Alacaksın eline bıçağı Ya Allah Bismillah deyip koçu cennet çiftliğine göndereceksin! Öyle kelebek cesetlerini çatalla toplayan kahvaltılık mıymıntı artistliğine soyunmayacaksın!
Samimiyetle, duyguyla, bilgiyle, mizahla, tarafsızlıkla yapılan muhalefet, çifte su verilmiş çelik gibi oluyor. Ona kimsenin itirazı kalmıyor. Ama hakaret, iftira, takıntı, lakap takma, haksızlık gibi şeyleri muhaliflik gibi sunmaya kalktığınız zaman iş değişiyor. Onları okudukça şunu düşünüyorum: Bu tavır özünde iktidara muhalif değil, tam aksine müttefik bir tavırdır. Ki o da takıyyenin bir başka türüdür.
Nice anlı şanlı köşe yazarları tanıdım ki, sofralarda, arkadaş ve eş dost sohbetlerinde ahkâm keserler, konuşurlar, bol kepçe eleştirirler. Konuşurken mangalda kül bırakmazlar. Bazen 'bunları yazsana!' derim. Fakat yazamazlar. Konuşmak kolaydır, yazmak zor! Korkarlar, işlerine gelmez! Masa başında 'aslan' kesilenler, yazı yazmaya gelince 'evcil kedi' olurlar! Aslanlık orada biter!
İçinizden ne geliyorsa öyle yapın. Nasıl olsa biri çıkıp sizi eleştirecek. Yapsanız da size lanet okurlar, yapmasanız da.