Tanrı, tavsiyemi sormuş olsaydı, evren için daha basit bir tasarım önerirdim.
- Henüz kategori yok.
-
LaLiga'da Kritik Randevu: Sevilla ve Osasuna Düşüşü Du…08.11.2025
-
Hull City Zirve Takibinde: Art arda Gelen Galibiyetler…08.11.2025
-
Rochester Adams, Stoney Creek'i Yenerek Bölge Şampiyon…08.11.2025
-
Kompany'nin Rekor Peşindeki Bayern Münih'i Union Berli…08.11.2025
-
Ankara'da Elektrik Kesintileri: Başkent EDAŞ'tan Şebek…08.11.2025
-
Hoffenheim-RB Leipzig Karşılaşması: 'Unbeliebtico' İdd…08.11.2025
-
Yorgun Borussia Dortmund'a Karşı HSV: Fikstür Avantajı…08.11.2025
-
Kastamonu'da Kayıp Anne ve Oğul İçin Kapsamlı Arama: A…08.11.2025
-
Kocaelispor - Galatasaray Rekabetinde Sarı-Kırmızılıla…08.11.2025
-
Kompany Liderliğindeki Bayern, Union Berlin Deplasmanı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Evrenin oluşumu bilimin gerçekliğine dayanır. Ama bu hiçbir şekilde, bilim kurallarını koyan ve onları da yaratan bir Tanrı olmadığı anlamına gelmez.
Bilimi anlamaya başlamadan önce, Tanrı'nın evreni yarattığına inanmamız doğaldı. Fakat artık, bilim çok daha ikna edici bir açıklama sunuyor. 'Tanrı'nın aklını okuyabileceğiz' sözüyle kastettiğim şayet bir Tanrı söz konusu olsaydı, ki yok, bu Tanrı'nın bileceği her şeyi bilebileceğimizdi. Ben ateistim.
İnsanın evrene ilk bakışı yalnızca olguların çeşitliliğini, farklılığını ve çokluğunu ortaya koyar. Bu bakış bilim tarafından aydınlatılsın - insanı Tanrı'ya yaklaştıran bilim tarafından - ve her tarafta sadelik ve birlik parlasın.
Nasıl oluyor da evrenin başlangıç patlaması Bach'a notaları, Rembrandt'a renkleri, Newton'a matematiği hediye etmiştir?
Evren bilincine insanla ulaştık. Sayıları 300 milyonu aşkın tanrılar insanoğluna; evren üzerine, insan üzerine en ufak bilgiyi veremediler.
Eğer Tanrı evreni insanlık için özel bir yer olarak yaratmışsa, insanın hiç ortaya çıkmayacağı çok büyük miktarda uzayı israf etmiş demektir.
Her bilimin temelinde, evreni düzenleyen ve yönetenler kadar sabit ve değiştirilemez ilkelere dayanan bir sistem vardır. İnsanoğlu bu ilkeleri yapamaz, sadece keşfeder.
Yaptığım şey evrenin başlangıcının bilimsel kurallarla açıklanabileceğinin mümkün olduğunu göstermekti. Bu sayede, evrenin başlangıç kararının bir Tanrı'ya başvurularak açıklanmasının gereksizliği ortaya çıkar. Bu bir Tanrı'nın olmadığını kanıtlamaz, sadece Tanrı'ya bir ihtiyaç olmadığını gösterir.
Ayaklarınıza değil, gökyüzüne bakın. Gördüğünüz şeylerin mantığını anlamaya çalışın. Evren’in neden var olduğunu düşünün. Meraklı olun.
Bu durum, zamanın, her şeyin başlangıcı olduğu anlamına gelir. Her şeyin nasıl başladığını anlayabilmek için evrenin dışında bir güç aramaya çalışmamalıyız.
Dünyayı yaratan hamiyetli bir tanrı var olsaydı ve hem Evren'de hem de ölümden sonraki hayatta ahlaki bir düzen yaşansaydı, kendimize bunun çok iyi bir şey olduğunu söyleyebilirdik; oysa tam da bunları dilemeye mecbur bırakılmamız oldukça can acıtıcı bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor.
Tanrı'ya inanıyorum, ama inançlı değilim. Matematik ve bilim, bana Tanrı'nın olması gerektiğini anlatıyor, ama inanmıyorum.
Yırtıcılar, kurban hayvanları yakalamak için mükemmelce ‘tasarlanmış’ gibi görünürken, kurban hayvanları da kaçabilmek için en az onlar kadar mükemmelce ‘tasarlanmış’ gibi görünür. Peki, Tanrı kimin tarafındadır?
Doğa karşısında cehalet, tanrıları doğurduysa; doğaya ilişkin bilgi onların yıkımını sağlayacaktır...
Doğa konusundaki bilgisizlik tanrıların doğumuna neden olmuşsa, doğa konusundaki bilgi de onların yıkımı anlamına gelir.
Doğadan edindiğimiz her bilgi, tanrıları öldürmektedir. Tıpkı bilmediklerimizin tanrıların doğumuna sebep oluşu gibi.