Sergen aldı... Sergen-Bülent yan yana... Sergen, yanında Tümer... Tümer'e doğru, açıyı kaybetti... Tümer topu aldı, Sergen ve goool! Goooll! Goooll! Sergen attı... Sergen attı şampiyonluk geldi! Sergen attı, şampiyonluk geldi! Sergen'le Beşiktaş şampiyonluğa koşuyor. Karakartal, şampiyonluğa koşuyor!
- Henüz kategori yok.
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
-
Marsilya'nın Gözü İsmail Yüksek'te: Fenerbahçe Satışa …08.11.2025
-
Atletico Madrid, Metropolitano'da Levante'yi Ağırlıyor…08.11.2025
-
Sunderland - Arsenal Karşılaşması Öncesi Kapsamlı Bakı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Sevgili Galatasaraylılar hepinizi çok seviyorum. Bu sevgi ikliminde büyüyerek daha büyük başarılara imza atacağız hep birlikte. 100. yılın kupasını aldık. Cumhuriyet demek Galatasaray demektir, Galatasaray demek Cumhuriyet demektir. Cumhuriyet'in yüzü Galatasaray'dır! Buna Allah da şahittir! İşte 100. yılda kupa bizde!
Fenerbahçe büyüklüğü ne şampiyonluk büyüklüğü ne kupa büyüklüğüdür. Onun büyüklüğü başka bir büyüklüktür işte, adı konamaz.
Profesyonel boks acı bir iştir. Profesyonelliğe giriyorsanız, derece yapıp, şampiyonluklar elde edip o arenaya gitmelisiniz. Yoksa amatörden de boşuna olursunuz ve milli takıma bir daha gidemezsiniz. O zaman her şey biter. O yüzden 'Aşk şarabı acıdır, içme şaşkın' diyorum.
Arif ama her maç kendini yere atıyordu. Bir keresinde yine İnönü'de Beşiktaş-Galatasaray maçı var. Biz her maçtan önce hakeme derdik: "Hocam aman, bak Galatasaray'da Arif oynuyor. Kesin atar kendini, dikkat et" diye... O maçta da söyledik, hakem "tamam" filan dedi ama, 10'uncu dakika yine penaltı, yine Arif!
Sene sanırsam 90'ların başı... Beşiktaş'ta ilk 11 oynamaya başlamışım. O zamanlar 17-18 yaşlarındayım, liseye gidiyorum. Dedim ki yönetime, bana bir araba verin de hiç değilse antrenmanlara filan gidip geleyim. Dediler ki, o zamanlar kulüplerin piyangoları vardı, ordan bir Tempra kalmış, bunu verin dedim, "Hafta sonu Bursa'ya gol at verelim" dediler. O maçın hazırlıklarında da aksilik bu ya sakatlandım. Ama bir gayret hazırlandım, ilk 11 çıktım maça. İğneyle falan sakat sakat çıktım. 60'larda falan bir korner oldu. Ben de ceza yayının oralarda falan salağa yatmış bekliyorum. Hani bir pozisyon olur da belki arabayı alırız diye. Korner kullanıldı, Fethi'ydi galiba kafayla uzaklaştırdı, top bana geldi. Sol ayağımın üstüyle, yağmur falan da vardı, zeminle birlikte, gelişine, Yaradan'a sığınıp bir koydum... Topu hiç kimse görmedi diyorum sana!
Beşiktaş ve Galatasaray, Kadıköy'de Fenerbahçe'ye 2 maçta 7 gol attı. 6-7 tane de kaçırdı. Hepsi de aynı. Fotokopi gibi. Bugün yılın özeti gibiydi. Ben 1. hafta söyleyince Fenerbahçeliler bana tepki göstermişti.
Çok küçük yaşlarda zaten madalya alanları seyredip ‘Bir gün böyle olmalıyım’ diyordum. Hayalini kurduğum bir şeydi, 15 yaşında da Dünya Şampiyonu oldum, 33 yaşına kadar da devamı geldi.
Çok gençtim. Her kulüp peşimdeydi. Ciddi ciddi Beşiktaş'a gidiyordum. Korktum. Heybetinden çekindim. Baba Hakkı'nın olduğu yerde belki elim ayağım birbirine dolanır dedim ve Beşiktaşlı olmaktan vazgeçtim.
Liglerde, hep en iyi olan şampiyon olur. Şampiyonlar Ligi gibi elemeli turnuvalarda her şey olur.
Futbol yüzünden iki dizim de kireçlendi. Hasta oldum, evlenemedim, sırası geldiğinde evimi ipotek ettim. Çalışıp çabaladık. Çok şey kaybettim ve karşılığında Hakkı Kaptan adını kazandım. Bunlardan yakınmıyorum. Beni asıl dertlendiren kulübümüzü yıpratan hizipleşmelerdir. Bunlar kulübe fayda getirmez.
Bu işler hep rahmetli Hüsnü (Savman) yüzünden açıldı başıma. O beni Beşiktaş’a getirmese şimdi belki de çok rahat bir kişi olurdum.
Al bu kulübü sırtına yükle, götür bakalım dediler. O gün bugündür kulüp benim sırtımdadır.
Ne diyeyim abi, emeklerimiz boşa gitmedi. Çok dua ettim çok... Çok... Bize dua eden herkese çok teşekkür ederim... İnanın... Ne diyeyim, çok, çok mutluyum!
Rüştü! Afferin Rüştü! Aslanım Rüştü! Ellerinden öpüyorum Rüştü! Her yerinden öpüyorum, her yerinden! Her yerinden öpüyorum Rüştü!
Biz çok büyük bir camiayız. Güzel mesajlarınız için çok teşekkür ederim. Hepinizi çok seviyorum. 4. Yıldız'ı birlikte kazanacağız.