Savaşın kötülüğüne inanmak için daha vahşi, daha acılı fotoğraflar mı görmeliyiz örneğin? Böyle mi ikna olacağız? Daha güzel bakan babasız Ezidî çocuklar, daha çok ağlayan anneler mı görmeliyiz? Böyle hikâyeler mi dinlemeliyiz? Böyle anlarda kötü bir gazeteci oluyor, mesela rahat fotoğraf çekemiyor, ne diyeceğimi bilemiyorum. Ama Sontag’ın şu yorumunu da hatırlıyorum şimdi yazarken parça parça. Acı fotoğrafları enflasyonundan yaratılan o zehirli merak duygusuna, moderniteye bu anlamda yönelmiş klişeleşmiş eleştirilere rağmen asıl dert tüm bunlara rağmen insanlığı yitirmemek, sığlığa teslim olmamak, anlamak ve anlatabilmek.
- Henüz kategori yok.
-
LaLiga'da Kritik Randevu: Sevilla ve Osasuna Düşüşü Du…08.11.2025
-
Hull City Zirve Takibinde: Art arda Gelen Galibiyetler…08.11.2025
-
Rochester Adams, Stoney Creek'i Yenerek Bölge Şampiyon…08.11.2025
-
Kompany'nin Rekor Peşindeki Bayern Münih'i Union Berli…08.11.2025
-
Ankara'da Elektrik Kesintileri: Başkent EDAŞ'tan Şebek…08.11.2025
-
Hoffenheim-RB Leipzig Karşılaşması: 'Unbeliebtico' İdd…08.11.2025
-
Yorgun Borussia Dortmund'a Karşı HSV: Fikstür Avantajı…08.11.2025
-
Kastamonu'da Kayıp Anne ve Oğul İçin Kapsamlı Arama: A…08.11.2025
-
Kocaelispor - Galatasaray Rekabetinde Sarı-Kırmızılıla…08.11.2025
-
Kompany Liderliğindeki Bayern, Union Berlin Deplasmanı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Kişi kendi mutluluğuna katlanabilmek için, bir başkasının acısını taşıyabilmeli.
Savaşın bir gününü görseydiniz, bir diğerini görmemek için Tanrı'ya yalvarırdınız.
İnsan acı çeken birine sormaz: Ülken ve dinin nedir? Sadece şöyle denir: Acı çekiyorsun, bu benim için yeterli...
Savaşa alışamıyorum; beynim temelinde anlamsız olan bir şeyi anlamayı ve açıklamayı reddediyor. Milyonlarca insan bir yerde toplanıyor ve hareketlerine düzen ve düzen vererek birbirini öldürüyor ve bu herkesi eşit derecede incitiyor ve hepsi mutsuz - delilik değilse nedir?
Lanet olsun! Beş bin yıl boyunca kaç kişi işkence gördü, kaçtı, açlık çekti, çocuklarını kaybetti, öldü, idam edildi, savaşta öldü, ateşlerde yakıldı; hepsi için acı çekecek olsak. Ne farkı var? Hiçbir farkı yok!
Ben savaşı gördüm. Karada ve denizde savaşı gördüm. Yaralılardan akan kanı gördüm. Çamurda ölüleri gördüm. Yıkılan şehirleri gördüm. Açlıktan ölen çocukları gördüm. Annelerin ve eşlerin ıstırabını gördüm. Savaştan nefret ederim.
Dünya, dünya ve insanlar, insan bedeni ve ruhu, benim ruhum ve başkalarının ruhları bana acı veriyor.
Acı duygusundan nefret etmez miyiz? Oysa bu duyguyu bilmeyen canlı bir canavara dönüşür.
Biz insanız, bize insanlığın acılarına gülmek yakışmaz, insanlığın acılarına üzülmek yakışır.
Bizimki insan aklına dayalı, hülya dolu, ortakçı bir toplum savaşıdır. Bizimki insanlığı yakalama savaşıdır. Bizimki, insanlığın tümünü bu yeni Orta Çağ'dan kurtarma savaşıdır. Bu savaşta doğrulandık, bu savaşta saflaştık. Uğruna saflaşıyoruz, memleketimizi hak ediyoruz.
Emin Çölaşan araştırmacı gazeteci geçinir, ben de araştırmacı belediye başkanıyım.