Benzer Sözler

Askerler, kendinizi bu zebanilere teslim etmeyin. Sizi küçümseyen, sizleri köle yapan yaşamlarınızı sistematikleştiren, ne düşüneceğinizi, ne hissedeceğinizi, ne yapacağınızı söyleyen sizi terbiye eden, size koyun gibi davranıp, savaşa gönderen bu insanlara. Kendinizi makine kalpli, makine düşünceli, bu makine kalpli, makine adamlara teslim etmeyin. Sizler makine değilsiniz, sizler koyun değilsiniz, sizler insansınız. Kalbinizde insanlık sevgisine sahipsiniz. Sizler nefret etmezsiniz sadece hiç sevilmemiş olanlar nefret eder hiç sevilmemişlik doğal olmayandır. Sevgisiz ve nefret dolu olmayın. Askerler, kölelik için savaşmayın, özgürlük için savaşın!

Uçaklar ve radyo bizi yakınlaştırıyor. Bu icatlar insanlığın erdemlerini etkileyecek ve insanlar arasındaki kardeşliği ve birliği geçekleştirebilecek. Şu anda bile sesim milyonlarca insana, milyonlarca umutsuz erkek, kadın ve çocuğa erişiyor. Sistemin kurbanlarına ve işkence çeken kişilere ve hapisteki masum insanlara. Beni duyanlara şunu söyleyeceğim, umutsuzluğa kapılmayın. Umutsuzluk şu an üzerimizde ama bunu da atlatacağız. İnsanlığın ilerlemesinden korkanlar ezilip gidecekler. İnsanlığın nefreti geçecek, diktatörler ölecek ve onların insanlardan aldığı güç insanlara geri dönecektir. Son insan ölene kadar özgürlük asla yok olmayacaktır.

Bugün insanoğlu kendini yok edecek ya da herkese refah sağlayacak bilim ve teknolojiye sahip. Yine de bilim bizim yerimize bu seçimi yapamaz. Sadece bir topluluk olarak hareket eden bir dünyanın ahlaki gücü bunu yapabilir. "Ortak çabamızın gücüyle, birlikte tek başımıza yapabileceğimizden daha fazlasını başarıyoruz".

Ve şunu kastediyorum: özgürlük, yalnızca kişisel özgürlüğün dar anlamında değil, daha geniş anlamda, her bireyin potansiyelini sonuna kadar geliştirmek için ekonomik ve sosyal özgürlüğe sahip olması. Herkesin eşit değeri üzerine kurulu topluluğun anlamı budur. Kuzey Afrika çöllerinden Gazze'nin kenar mahallelerine, Afganistan'ın sıradağlarına kadar açlar, sefiller, mülksüzler, cahiller, yoksulluk ve sefalet içinde yaşayanlar: onlar da bizim davamız.

Yegane istikrarlı toplum polis devletidir. Bir toplum ya özgürdür ya istikrarlı. Aynı anda ikisi birden olamaz. Seçimini yap. Ben şahsen katı, yapay bir toplumdansa her zaman özgür, organik bir toplumu tercih ederim. Eğer insanlar korku ve ölümden kurtulmak için illaki cennet değneğini kullanacak denli zayıfsa belki de ihtiyaçları olan, korku ve ölümdür. Çıldırıp kendilerini sokaklara vurmaktan, birbirlerini soymaktan ve birbirlerini gebertmekten din vasıtası ile geri duracak kadar ahlaksızsalar siktirsinler efendim. Bırakın çıldırsınlar; çünkü layık oldukları şey, suç ve deliliktir belki de.

İnsan olmanın, sahip olduğu sadelik, adalet, itidal, sadakat, basiret, merhamet, bağışlama, alçakgönüllülük, hoşgörü, cesaret, saflık ve aşkla pozitif bir sonsuza doğru gideceği yolun bitmeyeceğini varsayarsak, insanlıktan çıkmanın da o nedenle, gösteriş, adaletsizlik, sadakatsizlik, gönlübüyüklük, korkaklık, nefret ve sevgisizlikle negatif sonsuza doğru bitirebileceği bir yolu olmaması gerekir; sanırım bu iki yol birbirine paralel gidecek, çünkü sadakatsizlik, basiretsizlik görenlerin içinden çıkacak bir grup ancak daha sadık ve basiretli olabilecek.

İnsanların kişiliklerine bu kadar egemen, üstten bakış açınız bu isyanın nedenidir. Tabii siz ağaca bakınca, sadece odun görüyor olabilirsiniz. Ama Gezi Parkı’ndaki insanlar ağacın dallarında yapraklarının arasında özgürlük aramışlardır, o ağaca baktıklarında özgürlük görmüşlerdir. Öyle üç beş çapulcu diye küçümseyemezsiniz. Kaldı ki, ülkenin bir tek çapulcu tarafından yönetilmesindense 3-5 çapulcu tarafından yönetilmesi daha demokratiktir.

Liste
Yükleniyor…