Ölümden korkmak anlamsızdır, çünkü yaşadığımız sürece ölüm yoktur, ölüm geldiğinde ise artık biz yokuz.
- Henüz kategori yok.
-
LaLiga'da Kritik Randevu: Sevilla ve Osasuna Düşüşü Du…08.11.2025
-
Hull City Zirve Takibinde: Art arda Gelen Galibiyetler…08.11.2025
-
Rochester Adams, Stoney Creek'i Yenerek Bölge Şampiyon…08.11.2025
-
Kompany'nin Rekor Peşindeki Bayern Münih'i Union Berli…08.11.2025
-
Ankara'da Elektrik Kesintileri: Başkent EDAŞ'tan Şebek…08.11.2025
-
Hoffenheim-RB Leipzig Karşılaşması: 'Unbeliebtico' İdd…08.11.2025
-
Yorgun Borussia Dortmund'a Karşı HSV: Fikstür Avantajı…08.11.2025
-
Kastamonu'da Kayıp Anne ve Oğul İçin Kapsamlı Arama: A…08.11.2025
-
Kocaelispor - Galatasaray Rekabetinde Sarı-Kırmızılıla…08.11.2025
-
Kompany Liderliğindeki Bayern, Union Berlin Deplasmanı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Eğer ki hayat kâle alınır ve hiçliğe tercih edilebilecek bir şey olsaydı, o zaman hayatın çıkış kapısı bu denli korkunç bekçiler olan, ölüm ve ölüm korkusu tarafından tutulmazdı. Ama bu korkunç hayata, olduğu bu korkunç haliyle kim dayanabilirdi ki, ölüme giden yol bu derece dehşet verici olmasa? Kim katlanabilirdi ölüm düşüncesine? Kim katlanabilirdi yaşamaya, eğer ki ölüm yolu tatlı olsa! Yine de iyi olan bir şey var ki, o da hayatın ötesini herkesin bir gün göreceğidir.
Yaşamak iğrenç bir yılgı öyleyse. Kimse ölümün karşısında, her şeyin bir hiç olduğunu bilerek yaşayamaz.
Ölüm korkusu, yaşam korkusundan kaynaklanır. Tamamen yaşayan bir adam her an ölmeye hazırdır.
Yalnız Allah'tan korkarım, Allah'ın dediği olur. Bu büyük alemi yaratan ve de yöneten yüce kudret, alnımıza bir yazı yazıyor diyorum ben doğarken. Doğuyor, yaşıyoruz. Ama pembe… Ama gri… Ama siyah olaylarla geçiyor bir ömür ve sonra da çaresi yok ölüyoruz. Evet. Ben bazen ölümü de özlüyorum. "Ölüm özlenir mi?" diyeceksiniz. O beni özlemeden ben yakınlık kurarım. Yeter ki Tanrı onun bile hayırlısını versin. Gecinden versin. Başkalarına çektirmeden, gına getirmeden, başka kimseleri rahatsız etmeden… Ne demiş atalarımız? "İki gün yatak, üçüncü gün toprak..."
Ölüm düşüncesi izliyor beni. Gece gündüz kendimi öldürmeyi düşünüyorum. Bunun belli bir nedeni yok. Yaşansa da olur, yaşanmasa da. Bir kaygı yalnız. Beni, kendimi öldürmeyi denemeye iten bir kaygı.
Şu dünyaya bir kez adımınızı attınız mı, ölmek için yeterince yaşlısınız demektir.
Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihai olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar. Bununla birlikte, hayatımıza olabildiğince uzun bir süre için büyük bir ilgi ve özenle devam ederiz, tıpkı sonunda patlayacağından emin olsak da, olabildiğince uzun ve büyük bir sabun köpüğü üflememiz gibi.
Biliyordum ki dünyanın bu büyük tiyatrosunda, herkes, ölüm gelip çatana dek bir tür oyun oynar. Ben de bu oyunu önüme almış, oynuyordum.
Yaşamım boyunca hiçbir şeyden korkmadım. Mücahit gibi yaşadım ve ölümü her zaman bekledim.
Ölmeyi ve kelimenin tam anlamıyla ölmeyi öğrenmeliyiz. Sonun korkusu tüm sevgisizliğin kaynağıdır.
Düşünce ve yaşam konusunda, her birimiz için durum, doğumdan önce de ölümden sonra da aynıdır.