Olgu kontrolü ve gazetecilik ne zaman ayrı yollara gitti?
- Henüz kategori yok.
-
Fransa Ligue 1'de Marsilya - Brest Maçı: Kritik Randev…08.11.2025
-
Mevsimlik Lezzetlerle Sonbahar Sofralarına Özel Risott…08.11.2025
-
Galatasaray'ın Şampiyonlar Ligi Hedefi ve Mali Zaferle…08.11.2025
-
Sevilla'dan Tarihi Zafer: 14 Yıllık Hasret Guadalquivi…08.11.2025
-
Suudi Arabistan Pro Lig: Al Fayha - Al Akhdoud Karşıla…08.11.2025
-
Lando Norris Sao Paulo Sprint'i Domine Etti, Piastri'n…08.11.2025
-
West Ham United, Burnley Karşısında Kritik Maça Çıkıyo…08.11.2025
-
Türk Telekom - Karşıyaka Maçı Öncesi: Yükselişteki Baş…08.11.2025
-
Bundesliga: Union Berlin, Zirvedeki Bayern Münih'in Ye…08.11.2025
-
Amedspor Taraftarından Hatayspor'a Sıcak Karşılama, Gö…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Nagehan köşesinden özür diledi mi? Para için yapmayacakları şey yoktur bu insanların. Hele kocasının para için yapmayacağı şey yoktur. Nagehan Akşam gazetesindeyken benimle röportaj yaptı, o zaman Hürriyet gazetesine göz kırpıyordu, Ergenekoncuydu, biliyorum sorularından belli, Hürriyete transfer olmak için atmadığı takla, yapmadığı yalakalık yoktu.
Spor muhabirlerinden daha güzel soru sormak çok kolaydır, çünkü çok kötü soru sorarlar.
Bence çalıştığınız yer bir gazete değildir. Sizin yayın organınızın sorusuna cevap vermeye tenezzül etmem.
Bak Kamış kardeşim, Liberal görüşlü, dini bütün Zaman gazetesinin köşesini parsellemiş yazar sureti. Hayat senin kurguladığın gibi değil.
Bence dünyanın %90'ı gazetelerin ve medyanın son zamanlarda benimle ilgili fazla ileri gittiğine hemfikirdir.
Her gün arkamdan yalan yanlış haber yapıyorsunuz. Cesaretiniz varsa konuk alıp istediğiniz soruyu sorun.
Herkes yaptığı işe benzer. Bugün büyük basında çalışıp da öküz olmamak mümkün değildir. Zordur. (1992)
Domuz, burnunu pislikten çıkarmaz, pislik mis kokulu olduğu için değil, burnu pisliğe alıştığı içindir. Çocukluğumda fırınlarda yoksullar görürdüm, bayat ekmek arıyorlardı, daha da fazla vermek istiyorlardı; babama sordum, 'oğlum taze ekmeği mideleri almıyor' diyordu. İşte bugün medyada gördüğümüz eski arkadaşlarımızın hep pisliği savunmaları, sakatlandıkları, artık koku diye sadece pisliği belledikleri içindir; bugün halkımız nerede ise beş duyusunu da kaybettiği için, kendisine müzik diye sunulanları, tiksinmeden dinleyebilmektedir.
Bugünün Türkiyesi'ne bakarak, Orta Çağı çok daha iyi anlayabiliyorum; çünkü şu anda, büyük bir put imalathanesinde yaşadığımı düşünüyorum, ülkemizde sesi olmayandan şarkıcı, yüzü olmayandan oyuncu, pelteklerden spiker yapılmasını, en cahillerin en büyük profesör sayılmasını görüyor ve şaşıyorum.
Sonra bilimsel bir hızar makinesının başına geçtim, hızar fabrikası da denebilir, öyle düşünüyordum, tutarsız, kaba olanları, kesip atıyordum. Önce durdurmak üzere hücuma geçtiler ve sonra sustular; ancak, hızarların kütükleri keserken iç yakan bir sesi vardır, hep duydum.
Emin Çölaşan araştırmacı gazeteci geçinir, ben de araştırmacı belediye başkanıyım.
Yaptığımız her işte, 'insanı ve vicdanı merkeze alma' kaygımız hep ön planda oldu. Farklı sesleri bir araya getiren forumda da bu temel ilkemizi hep merkezde tuttuk. Haktan yana taraf olmak, doğrunun yanında durmak, insanlığın sancılarına çözüm aramak, mazlumun sesi olmak... Türkiye'nin bu insani yaklaşımı bize hep ilham oldu. Türkiye'nin ve dolayısıyla TRT'nin bu ali gönüllü tavrı, binlerce yıllık medeniyet ve değerler mirasımızdandır. Fakat maalesef; güçlü yalanın, haklı gerçeğe galebe çaldığı bir çağdayız. Yalan haber ve bilgi çarpıtmanın dünyanın sayılı medya kuruluşları tarafından bile sürekli yapıldığına şahit olmaktayız.
Eindhoven sokaklarını gezdim, pislikten geçilmiyordu ama tutup da kameraya çekmedim. (PSV maçı öncesi Trabzon'da rezil görüntüler çekilip tanıtım filmi diye kullanıldıktan sonra)
Buradan merkez medyaya sesleniyorum. Bütün reklamları belli bir gelir seviyesinin, belli bir evi eğitim seviyesinin üzerinden alırsın. Cumhuriyet Halk Partisi seçmeninin yüzde 70’i seni izler. Oraya çıkardığın iki yorumcu ile denge kurar gibi yaparsın, bu soruşturmada bütün suçu bize yıkarsın. Daha hiçbir şey yokken, gizliyken. Buradan söylüyorum. Merkez medyaya, haber kanallarına. Bu haberleri görmeyin, yapmayın. Pazartesi günü tüketimden gelen gücünü kullanmayan, size hedefe koymayan, ‘Buna sessiz kaldılar görmediler’ diyen, Gezi’de penguen verip de ertesi gün nedamet getirenlere söylüyorum. Polisin ‘220 bin’ dediği, gözün 500 bini gördüğü, dronun 1 milyon çektiği bir gece mitingini görmeyenlere söylüyorum. Sizi izleyen, bize oy veren yüzde 70, sizi izleyenin yüzde 70’i, tüketimden gelen gücünü, diğer firmalarınızın ürünlerini tüketirsem, reklamlarınızı izletirsem namerdim.
Süt rezaleti nedeniyle hükümetin zor durumda kaldığını gören ana muhalefet partisi, derhal, en medyatik genel başkan yardımcısını istifa ettirerek, gündemi değiştirme kararı aldı sayın seyirciler...
Medyanın önemli bir bölümü, İkinci Cumhuriyetçiler, tüm dönekler; "Paranın satın alamayacağı hiçbir şey olmadığı"nı kanıtlama yarışına girmişler sanki... Bu sözde demokratlar, tüm hukuksuz uygulamaların yılmaz savunucusu kesildiler... Onlar demokrasiden bahsettikçe yüzlerine tüküresim geliyor. Bir ceza yargılamasına konu olmamak için kendimi zor tutuyorum.