Mülkiyet kutsal bir hak değildir. Zengin bir adam fakir olduğunda bu bir talihsizliktir, ahlaki bir kötülük değildir. Fakir bir adam yoksullaştığında, sonuçlarla dolu ve topluma ve ahlaka zarar veren ahlaki bir kötülüktür.
- Henüz kategori yok.
-
Uzun Süreli Melatonin Kullanımının Kalp Sağlığına Olas…08.11.2025
-
Körfez'in Nefes Kesen Derbisi: Al-İttihad ve Al-Ahli K…08.11.2025
-
Yeşil Vatan Seferberliğiyle Geleceğe Nefes: Sinop ve S…08.11.2025
-
Arteta'dan Sunderland Maçı Öncesi Arsenal Değerlendirm…08.11.2025
-
Beşiktaş'ta Yeni Futbol Komitesi Göreve Başladı: Tammy…08.11.2025
-
Bundesliga'da Büyük Çalkantı: Bayern Serisi Bitti, HSV…08.11.2025
-
Juventus-Torino Derbisi: Serie A'da Zirve Mücadelesi v…08.11.2025
-
Marsilya'nın Gözü İsmail Yüksek'te: Fenerbahçe Satışa …08.11.2025
-
Atletico Madrid, Metropolitano'da Levante'yi Ağırlıyor…08.11.2025
-
Sunderland - Arsenal Karşılaşması Öncesi Kapsamlı Bakı…08.11.2025
- Tahir Musa Ceylan 534
- Abdülkâdir Geylânî 488
- Yalçın Küçük 436
- Recep Tayyip Erdoğan 253
- Adolf Hitler 252
- Schopenhauer 200
- Johann Wolfgang von Goethe 197
- Haruki Murakami 191
Liste
Benzer Sözler
Mülkiyet kutsal bir hak değildir. Zengin bir adam fakir olduğunda bu bir talihsizliktir, ahlaki bir kötülük değildir. Fakir bir adam yoksullaştığında, sonuçlarla dolu ve topluma ve ahlaka zarar veren ahlaki bir kötülüktür.
Bir adama, fakir olduğu için hakaret edildiğini hayatımda hiç görmedim ama pek çok insanın hırsızlıklarından ötürü asıldıklarını gördüm.
Malın mülkün kişisel bir hak olduğu, her şeyin parayla ölçüldüğü bir yerde toplumsal adalet ve rahatlık hiçbir zaman gerçekleşemez.
Herhangi bir ülkede işlenmemiş topraklar ve işsiz fakirler varsa, mülkiyet yasalarının tabii hakkı ihlal edecek kadar yayılmış olduğu besbellidir.
Yeryüzünde biyolojik temelli belirgin, psikolojik temelli belirsiz bir adalet vardır, ikisini de hissedemiyorsan sosyal temelli bir adaleti gözeterek davran.
İnsanda adalet duygusunu oluşturan, bu duyguyu canlı tutan kaynak, insanın ruhsal derinliği, insanın manevi yönüdür. Bir toplulukta ruh unutulmuşsa, manevi istekler yoksa, o toplumda gerçek anlamıyla sağlıklı insanların bulunmadıklarını hemen anlarız. Kimse, öldürülmüş ruhunun davacısı değil.
Toplum iki büyük sınıftan oluşmuştur: İştahlarından daha fazla yiyeceği olanlar ve yiyeceklerinden daha fazla iştahı olanlar.
Mülkiyetin meşru niteliğini belirleyecek tek bir sözcük bile söylemediniz. Öyle, ki, bildiriniz, insanlar için yapılmış görünmüyor; zenginler, soyguncular, borsa simsarları ve zorbalar için yapılmış görünüyor.
İnsanlar arasında devamlı bir surette alışveriş ve krediyle işlem gerekli olduğundan, sahteliğe müsaade edilir, göz yumulursa, ya da sahteliği cezalandırmak için hiçbir yasa konmazsa, namuslu tüccar büyük zararlara uğrar, sahtekâr kimseler de faydalanır.
Yeryüzünün meyvelerinin her canlıya ait olduğunu ve yeryüzünün bir kişiye ait olmadığını unutmuşsanız kayıpsınızdır.
Bana "utanmaz adam" lakabını verdiler. Fakat efendim, ben hep bunları utanır görünen adamlardan temeşşuk ettim. Herkesin doğru eğri yollardan gelen kazancına bugünkü kargaşalık arasından katiyyen bir helal veya haram membaı tayin etmek mümkün değil gibidir. Adam öldürmedim. Sokakta karmanyolaya getirerek bağırta çağırta kimseyi soymadım... Cemiyet ortasında kangrenli daimi birer çıban gibi işleyen soysuzlara çattım. Bu kanun kaçaklarının kazançlarından vergi aldım. Onları korkuttum. Üzdüm ... Pervasız tecavüzlerindeki cesaretlerini kırdım....